Üniversiteliler AB'yi Samimi Bulmuyor 

Türkiye'nin AB'ye girişiyle ekonominin durumunun ne olacağı konusunda öğrencilerin yüzde 34.35'i olumlu, yüzde 65.65'i olumsuz görüş bildirdi. Ayrıca gençlerin yüzde 59.57'si "Türkiye AB'ye girdiğinde inanç ve kültürümüzden uzaklaşacağımız" görüşünde birleşirken; yüzde 50.87'i "AB'ye girişle Türkiye'de bir parçalanma süreci yaşanmayacağı" düşüncesinde.
Araştırma, gençlerin çevre ülkelerle konumumuz açısından da iyimserliklerini yitirdiğini gösteriyor.

"AB'ye girişimizle Ortadoğu ve Türk Cumhuriyetleri arasında güçlü bir ülke haline geleceğiz" görüşüne gençlerin sadece yüzde 33.91'i katıldı. Üniversite öğrencilerinin yüzde 62.61'si KKTC konusunda kaygılı olduklarını dile getirirken, gençlerin yüzde 89.57'si AB'den yapılan açıklamaları samimiyetten uzak buldu.

Gençlerde geleceğini yurtdışında arama eğiliminin arttığı bir dönem olmasına rağmen, AB'nin Türkiye'ye karşı olumsuz tutumu onları da bıktırmış görünüyor. Araştırmada, "Türkiye'ye serbest dolaşım hakkı verilirse, AB'ye üye ülkelerden birinde yerleşip, yaşamayı düşünür müsünüz?" sorusuna gençlerin yüzde 39.13'ü "Evet düşünürüm", yüzde 60.87'si ise "Hayır, düşünmem" cevabını verdi. "Türkiye AB'ye girmeli mi?" sorusuna da gençlerden yüzde 37.83'ü 'Evet', yüzde 62.17'si 'Hayır' yanıtını verdi.

"AB'NİN TÜRKİYE İLE İLGİLİ AÇIKLAMALARINI SAMİMİ BULMAYANLARIN ORANI ARTIYOR"
Ege Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Rezan Tatlıdil, yapılan anket sonucuna göre, "gençlerin Türkiye'deki yaşam kalitesi açısından durumlarından memnun olduğu ve AB'ye çağdaş uygarlık yönünden ihtiyaç duymadıkları" yorumunu yaptı. Prof. Dr. Tatlıdil, "Avrupa Birliği'ne tam üye olmakla, Türk ekonomisinin daha iyi duruma gelebileceği konusunda olumsuz görüş bildirilmesi, genç bakış açısıyla Türkiye'nin ekonomik yönden AB'ye ihtiyaç duymadığını ortaya koymaktadır" dedi.

Tam üyelikle inanç ve kültürümüzden uzaklaşma kaygısı taşıyan gençlerin Türkiye'nin herhangi bir parçalanma süreci yaşamayacağını ifade ettiklerini, ancak Avrupa Birliği'nin sömürgesi haline gelineceği endişesinin mevcut olduğunu belirten Prof. Dr. Tatlıdil, "Avrupa Birliği tam üyeliğinin Türkiye'yi Ortadoğu ve Türk Cumhuriyetleri arasında güçlü bir ülke haline getirecek bir olgu olmadığı görüşünün de hakim olduğunu" ifade etti. Avrupa Birliği'ne girmekle Kıbrıs'ın elden gideceği endişesinin yoğun olarak dikkat çektiğine değinen Prof. Dr. Tatlıdil, şunları söyledi:

"Araştırmanın en ilgi çekici noktası, Avrupa Birliği'nin Türkiye ile ilgili yaptığı açıklamaları samimi bulmayanların oranının giderek artmasıdır. Buna paralel olarak, Türkiye'ye serbest dolaşım hakkı verildiğinde AB'ye yerleşme konusunda da gençlerin çok istekli olmadığı ortaya çıkmaktadır. Gerçekte ise, Avrupa Birliği'nin bu konuda ciddi kaygılarının olduğu çeşitli AB görevlilerince ifade edilmekte ve Türkiye'den AB'ye işgücü göçünün önlenmesine yönelik çalışmalar önerilmektedir. Bütün bu araştırmanın sonucu olarak Türkiye'nin AB'ye girmesini istemeyenlerin oranı giderek artmaktadır."

Prof. Dr. Rezan Tatlıdil, son zamanlarda özellikle müzakerelerin başlamasından sonra AB ülkelerinin Türkiye'ye yönelik olumsuz tutum ve tavırlarının Türk gençleri üzerinde AB'ye karşı bir isteksizlik ve küskünlük meydana getirdiğini belirterek, "Gençlerin giderek daha ulusalcı, kendi kültürel değerlerine sahip çıkan ve özgüveni artan yaklaşımla AB konusunda Türkiye'nin gündeminin dışına taşıyabilme eğilimine yöneldikleri izlenimi uyanmaktadır" diye konuştu.