Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Ali Erdoğan, son dönemde evlilik oranlarında düşüş olduğunu, yalnız yaşayan insanların arttığını kaydetti. Yalnız yaşayan insanların psikiyatrik açıdan sıkıntılarının oluştuğuna dikkati çeken Doç. Dr. Erdoğan, yalnızlıkla depresyon, anksiyete gibi hastalıkların arttığın, sosyal medya kullanımının yalnızlığı tetiklediğini belirten Doç. Dr. Erdoğan, insanların yüz yüze etkileşim halinde olmasının ruhsal açıdan daha sağlıklı olduğunu söyledi.
''YALNIZLIK RUHSAL AÇIDAN ÖNERİLEN BİR DURUM DEĞİL''
Doç. Dr. Erdoğan, yalnız yaşayan insanların oranının arttığını belirterek, bunun çeşitli nedenlere bağlı olduğunu belirterek, “Bu nedenlerin arasında bazı ruhsal sıkıntılar, ekonomik koşullar gibi sorunlar olabilir. Psikiyatrik açıdan yalnızlık tavsiye edilen bir durum değil. Yalnızlığın ruhsal sıkıntıları, depresyon, anksiyete gibi hastalıkları artırdığı bilimsel çalışmalarda gösteriyor. Evliliğin, çocuk sahibi olmanın ruhsal hastalıklardan koruyucu olduğuna dair birçok bilimsel yayın var. O yüzden yalnızlık kişilerin ruhsal anlamda daha kötü hissetmesi, insanlardan uzaklaşması, ruhsal hastalıklara yatkınlaşmasını sağlıyor. İnsan sosyal bir varlık. İnsan birbiriyle etkileşim halinde olan bir varlık. Tarih boyunca da hep böyle olmuş, mağara döneminden beri de birlikte, etkileşim halinde yaşamışız. O yüzden yalnızlık ruhsal olarak, psikiyatrik açıdan önerilen bir durum değil. İnsan birbirine muhtaçtır" dedi.
'YÜZ YÜZE ETKİLEŞİMİ TAVSİYE EDİYORUZ'
Yalnızlığın özellikle sosyal medyanın kullanımıyla daha çok arttığını kaydeden Doç. Dr. Erdoğan, “Aslında ismi sosyal medya ama asosyal medya diyebiliriz. Çünkü sosyalleştiğimizi zannederken aslında asosyalleşiyoruz. Tek bir odada herhangi bir sosyal medya üzerinden arkadaşlarımızın yaptığı etkinliklere bakıyor ya da onlarla konuşuyoruz ama sosyalleşmiyoruz, aslında yalnızlaşıyoruz. Sosyal medya, internet kullanımının artması, yalnızlığı artıran bir durum. Bu da bireylerde yalnızlaşmayı, özellikle ikili ilişkileri bozan, etkileyen engelleyen bir durum. O yüzden sosyal medyada sosyalleşmek uygun değil. İnsan yüz yüze etkileşim içerisinde var olan bir canlı. Mutlaka yüz yüze etkileşimi tavsiye ediyoruz" diye konuştu.
''SOSYAL MEDYANIN ETKİSİYLE BAZI ŞEYLERİ ÇABUK TÜKETİYORUZ''
Sosyal medyanın etkisiyle insanların sevgili olmak veya evlenmek gibi sorumlulukları almak istemediğini belirten Doç. Dr. Erdoğan, “Bunun sosyal medyanın etkisi olduğunu düşünüyorum. Belki bazı şeyleri çabuk tüketiyoruz. Özellikle ilişkileri çok hızlı yaşayıp çok hızlı tüketiyoruz. Bu nedenle de sağlıklı, sürdürülebilir ilişki yürütemiyoruz. İnsanların sosyal medya aracılığıyla birbirine kolay ulaşabiliyor olmasının etkisi olduğunu düşünüyorum. Bu da bazı kavramları çabuk tüketiyor. Bireylerin, süren ilişkisini veya mutlu bir ilişki içerisinde olmasını engelliyor" dedi.
''NE KADAR SOSYALLİK O KADAR İYİ BİR RUH SAĞLIĞIDIR''
Yalnız yaşayan insanlara tavsiyelerde bulunan Doç. Dr. Erdoğan, “Mutlaka ve mutlaka yalnızlıktan uzak kalsınlar. Sosyal etkileşim içerisinde olsunlar. İkili ilişkilerin ruhsal anlamda onları koruyacağı düşüncesinde olmaları, bu nedenle sosyalliklerini artırmalarını tavsiye edebiliriz. Çünkü sosyalleşmek ruh sağlığınızı koruyacaktır. Ne kadar sosyallik o kadar iyi ruh sağlığıdır" diye konuştu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...