TÜBİTAK Yapay Zeka Enstitüsü'nün, 2022 ve 2023 yıllarında açtığı Yapay Zeka Ekosistem Çağrısı ile sektörel işbirliğini önceleyen 28 projeyi desteklediğini ve 2024 yılı çağrısı için de planlamaların paydaşların görüşü alınarak devam ettiğini bildiren Yılmaz, şöyle konuştu:
"Yeni eğitim döneminde, YÖK'ün koordinasyonunda yapay zeka alanında yeni 71 lisans ve ön lisans programı açılacaktır. Milli Eğitim Bakanlığımız 15 binden fazla öğretmene yapay zeka alanında hizmet içi eğitim vermiştir. 81 ilde faaliyet gösteren ve yaklaşık 20 bin öğrencinin eğitimine devam ettiği Dene-yap Atölyesi'nde yapay zeka dersleri açılmıştır. İnsan Kaynakları Ofisi'nin koordinasyonunda, Uzaktan Eğitim Kapısı üzerinde kamu çalışanlarına yönelik yapay zeka farkındalık eğitimleri sunulmaktadır."
"Yapay zeka alanındaki küresel rekabetin daha da hızlanacağını öngörüyoruz"
Yılmaz, kurul çalışmaları kapsamında kamunun elindeki büyük veriyi kullanıma açmak ve bu alanda kamuda başarılı uygulama örneklerini artırmak istediklerini dile getirerek, bu kapsamda ilk adım olarak kamu verisinin en yoğun olduğu kurumlardan TÜİK, SGK ve Gelir İdaresi Başkanlığını da Kurula dahil ettiklerini söyledi.
Dijital Dönüşüm Ofisi ve TÜİK'in koordinasyonunda kamunun büyük veri analitik kapasitesini güçlendirecek Kamu Veri Alanı Projesi pilot çalışmalarının, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı işbirliğinde devam ettiğini anlatan Yılmaz, Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi ve TÜBİTAK koordinasyonunda açılan KAMAG Kamu Yapay Zeka Ekosistemi Çağrısı sürecinin başarıyla devam ettiğini belirtti.
Yılmaz, çağrı kapsamında 6 kurumun projesinin desteklendiğini ve burada edinilecek deneyim doğrultusunda yapay zeka alanında çözüm odaklı özel sektör, akademi ve kamu işbirliklerini artıracaklarını ifade etti.
Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda Türkiye için ulusal bir büyük dil modeli geliştirmek üzere bazı STK'lar ve özel sektör firmalarının da desteğiyle ortak bir teknik altyapı oluşturmaya yönelik çalışmalara devam ettiklerini aktaran Yılmaz, yapay zeka alanının gerek etkilediği sektörler bakımından gerekse de barındırdığı riskler açısından tek bir ülkenin ya da şirketin sorumluluğuna bırakılmayacak bir teknoloji olduğuna dikkati çekti.
Cevdet Yılmaz, şunları kaydetti:
"Her geçen gün açıklanan yeni uygulamalar ile yapay zeka alanındaki küresel rekabetin daha da hızlanacağını öngörüyoruz. Bu yarışta geri kalmamak için tüm paydaşlar ile daha yakın işbirliği içerisinde olmamız gereken bir dönemdeyiz. Bu anlamda, Türkiye olarak Birleşmiş Milletler, OECD, Avrupa Konseyi, NATO, G20 ve diğer küresel kuruluşlar bünyesindeki çalışmalarda da yer alıyoruz. Türkiye'nin yerli yapay zeka çözümleriyle hem yerel hem de küresel ölçekte rekabet gücünü artırmak istiyoruz. Savunma sanayi ve siber güvenlik gibi alanlarda yaptığımız gibi yapay zeka alanında da bir taraftan gençlerimizle bir taraftan bilim insanlarımızla öncü çalışmalar yapacağımıza inanıyorum."
"Yeni bir eylem planı benimsenmesini kararlaştırmış bulunmaktayız"
Yılmaz, bugüne kadar uygulanan eylem planının yüzde 50'yi aşan oranda tamamlandığını aktararak, yapay zeka teknolojisinin doğası gereği dinamik bir süreç olduğunu, bu sebeple bir önceki Kurul toplantısında, politikalarının yapay zeka alanında yaşanan hızlı gelişmelere uyum sağlaması amacıyla Ulusal Yapay Zeka Stratejisi Eylem Planı'nın güncellenmesi kararını aldıklarını hatırlattı.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...