14 Mayıs seçimleri şunu bir kez daha gösterdi ki bir yüzyıl daha geçse ne CHP ne de ona oy veren seçmen demeye dilim varmasa da malum kitle asla değişmeyecek.
Hala milleti aşağılama milli iradelerine saygısızlık yapmaktan vazgeçmeyecekler. Kendilerini son derece akıllı, kültürlü, ilerici, aydın, entelektüel, bilime inanan insanlar olarak tanımlasalar da aslında koca bir cehalet ve faşist bir dar kafalı olmaktan ileri gidemiyorlar. Seçim sonuçları sonrası sosyal medya mecralarından ünlüsü ve ünsüzü ne kadar bu kitle mensubu tipler varsa tamamı içlerindeki kinlerini irinlerini kustular.
Daha 3 ay önce deprem bölgelerinde devlete saldırıp güya depremzedelerden yana ortak tavır koyup en sert ve en alçak şekilde seslenenler, bugün seçim sonuçları deprem bölgelerinden istemedikleri şekilde gelmeye başladıkça, o bölgelerde enkazlarda ölenden tutun kurtulanına kadar hepsine hakaretler, aşağılamalar yaptılar ve hala da yapıyorlar. Oysa suçu kendilerinde aramaları gerekirdi.
Biz ne yaptık? Ne yapmaya çalışıyoruz diye kendilerine sormalıydılar. Muhalif medya kuruluşları yazar çizer tayfası öyle başlıklar kullanıyorlar ki bugün manşetlerinde, insanın içi ürperiyor. Mesa la çıkmış sözcü manşetinde “DEMEK Kİ MİLLET TOGGMUŞ” diye bir manşet atıp hem depremzedeler hem de cumhur ittifakı seçmenlerine ağır bir hakaret diliyle içlerindeki kin ve irinlerini kusa biliyor. İşte bu faşist ve zehirli dil ve söylemleri 100 yıldır hiç değişmedi ve değişmeyecek. Aslında biraz milletten kopuk yaşamasalar kendilerini bir halt sanmasalar bu ülkenin insanlarını biraz tanısalar işte bu manşetlerin yanlışlığını ve insanları nasıl kutuplaştırdığını anlayabilirlerdi. Ama anlamak bir yana millete düşman bunlar.
14 Mayıs seçimlerini iyi analiz edebilseler milletin neden millet ittifakı ve adayı Kemal KILIÇDAROĞLU'NU tercih etmediklerini anlayabilirler. Örnek bu millet;
1. Terörü ve terörle yan yana yürüyenleri sevmez.
2. Bu millet herhangi bir nedenle kendine sığınmış mazlumları geldikleri zulüm gördükleri yere onları güvene almadıkça geri göndermez.
3. Bu millet seçtiği milli iradeye herhangi bir saygısızlığı asla affetmez.
4. Bu millet kendi dini ve milli değerlerine hakaret edenleri sevmez.
5. Bu millet kendisine zorla dayatılan gömleği giymez.
6. Bu millet küresel ve emperyalistlerle aynı kaptan yiyenleri affetmez.
7. Bu millet konu vatan ve beka ise aç kalır yoksul kalır ama asla aidiyetini satmaz.
8. Bu millet inandığı güvendiği lidere ölümüne bağlıdır vazgeçmez.
9. Bu millet Asil'dir.
10. Bu millet vefalıdır.
11. Bu millet imanlı ve ihlaslı inançlıdır.
12. Bu millet vatanına, bayrağına, milli dini müktesebatına bağlıdır.
13. Bu millet güvene, istikrara ve ülke bütünlüğüne inanır ve destek verir.
14. Bu millet söz verip tutanlara oy verir, söz verip tutmayanlara değil.
15. Bu millet aziz ve kutlu bir millettir.
16. Bu millet dini İslam Müslümandır.
Böyle daha çok sayabileceğimiz vasıflar ve özelliklerden dolayı bu millet öyle dalga konusu manşetle hakaret ve alay konusu edilebilecek bir millet değildir. Haddi aşmalarınızın daima cevaplarını sandıkta verdi ve vermeye devam edecektir. Öncelikle bu millete karşı bu saygısız diliniz ve manşetlerinizden ötürü bir özür borcunuz var hepinizin.
Seçim sonuçları her ne olursa olsun herkesin seçilen iradeye saygı duyması esastır. Buna sanatçı müsveddeleri, gazeteci müsveddeleri, akademisyen, STK, karşı gelen her müsvedde saygı duymak zorundadır. Onlara düşen masaya yumruk vurmadan önce kendi iç hesap ve muhasebelerini yapıp önce milletten özür dileyip helallik almalı barışmalı sonra milletin karşısına samimi bir duruşla çıkmalarıdır. Gerisi milletin sandıktaki takdiri ve tecellisidir.
Millete rağmen kimse zorla iktidar olmayı bırakın, kapıya zil dahi olamaz, bahçeye çöp kovası dahi olarak konamaz. Yani milleti karşısına alan kaybetmeye mahkumdur. Millet 14 Mayıs seçim tercihiyle aslında son noktayı koymuştur. Bundan sonrası formalite 2. tur seçim olacaktır. Millet nezdinde kazanan da cumhurbaşkanı olan da nettir bellidir. Bu da 28 Mayıs’ta atılacak oylarla resmiyet kazanacaktır.
Yani kıssadan hisse, 28 Mayıs’ın şifresi bellidir.
1. Kalp kıranlar değil, gönül yapanlar kazanacak.
2. Millete hakaret edenler değil, milletine sırtını dayayanlar kazanacak.
3. Masaya vurup ben buradayım diyenler değil, milletin gönlüne dokunanlar kazanacak.
4. Milletini batıya AB’ye NATO’ya ABD’ye şikâyet edenler 15 Temmuz darbe gecesi saklananlar değil, milletiyle darbeye direnenler, küresel çetelere karşı elif misali dik duranlar kazanacak.
5. Söz verip tutmayanlar değil, söz verip tutanlar kazanacak.
6. 28 Mayıs seçim günü cumhur olan millet kazanacak.
“Unutmayın bu millet asla yarım kalan bir işi sevmez. Bitirir neticelendirir sonra da 29 Mayıs İstanbul'un fethi günü ALLAH’IN izniyle düğününü yapar...”
Şimdiden hayırlı olsun...