Talat Atilla Öcalan test edildi! Değişim var! Tüm arşivi yaktılar! 'Tekbirlerle gömün beni!' |
Ersan Yıldız GİRİLMEZ |
Mihriban Başlı Nereye Gidiyoruz? |
Tuğba AYAN Çakralar ve Uyanış |
Adnan Küçük MEB YUSUF TEKİN’İN LAİKLİK SÖYLEMİ BAZI ÇEVRELERİ RAHATSIZ ETTİ |
Zahide Guliyeva EGO İŞÇİLERİ |
Cengiz Altınsoy Benim güzel memleketim... |
Kıvılcım Kalay BİBER |
Canan Sezgin BU DOLUNAYLA BİR DEVİR KAPANIYOR! |
Tuğrul Sarıtaş Duayen gazeteci Tuğrul Sarıtaş'tan yeni kitap! |
Tekin Öget GERÇEKTEN DE TAM YOL İLERİ Mİ? |
Esra Süntar SU ÜSTÜNDE İKEN SU İÇİNDE OLMAK |
M. Kürşat Türker ZİNCİR |
Yalçın Toker SPOR YAZARLARI GENEL KURULUNDAYDIM.. |
Haktan Kerem Ural ‘ADALET SİSTEMİ’NİN ALTINDA SERİNLEYEN AHLAKSIZLAR |
Sima Güleser Polat İPİN UCU KAÇTI! |
Uğur Özteke SAĞLIKTA KANDIRMACA YENİDEN Mİ BAŞLIYOR? |
Bugün 30 Ağustos Zafer Bayramımızın 98. Yıldönümü.. “Milletçe kutlayacağız!..” diyerek güne gözlerimizi açtık.
Başımızdakiler ne düşünürlerse düşünsünler, ne yaparlarsa yapsınlar, biz bugün Atamızı, bayrağımızı bağrımıza basacağız!.. dedik..
Ve milletçe bütün kutsal değerlerimizi bağrımıza bastık.
Şu anda elimde SÖZCÜ gazetesi var. Manşeti;
İnadına vatan!.. İnadına bayrak!.. İnadına Cumhuriyet!.. İnadına Atatürk!..
diye haykırıyor..
Ve devam ediyor: 30 Ağustos Türk Milleti için Atatürk demektir. Yasaklasanız da, kısıtlasanız da Zafer Bayramını coşku ve gururla kutlayacağız!..
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 30 Ağustos Zafer Bayramı dolayısı ile yayınladığı mesajında "30 Ağustos zaferiyle bu toprakların, ezeli ve ebedi vatanımız olduğu tüm dünyaya bir kez daha ilan edilmiştir" diyor ve Akdeniz’de Oruç Reis harekatımıza karşı çıkan Yunanlılar’a karşı olan sözlerine devam ediyor:
"Doğu Akdeniz'den ülkemizi dışlamaya çalışanlarla, bir asır önce vatanımızı işgale yeltenenlerin aynı müstevliler olması tesadüf değildir. Milletimiz nasıl yokluk ve imkansızlıklara rağmen kurtuluş mücadelesini zafere taşımışsa, bugün de Mavi Vatan'daki Sevr heveslerini ve hamlelerini boşa çıkarmakta asla tereddüt göstermeyecek."
..Neyse, biz şimdi bunları geçelim, kendimize dönelim..
Ben şu anda hala, üç ay önce geldiğim İğneada’daki yazlık sitemizdeyim. Bizim site 16 binanın yer aldığı Yeşil Vadi sitesidir..
Hep birlikte sitemizi bayraklarla, Atatürk posterleriyle donattık ve bayramımızı kutladık.. Yani her Türk gibi bizler de burada görevimizi yaptık..
Bir gün önce yani 29 Ağustos günü sitemizde yönetici seçimimiz vardı.. Uzun yıllardır site yöneticimiz olan Nilgün Topuz’u yeniden seçtik.. Toplantımızda, kahvelerimizi içtik, ikram edilenleri yedik.. Sonra hep birlikte sitemizi bayraklarla donatma işlemimizi başlattık.. Donatımımız tamamlanınca plajımıza indik..
Malum, sitemiz orman içindedir.. Önümüz boydan boya deniz.. Kayalıklar arasından denize ineriz.. Ben, 60 basamaklı merdivenleri inip kumsalımıza ayak basmak için, enerji toplama amacıyla sağda soldaki incirlerin olanlarından biri ikisini eşim Serpil’den gizli ağzıma atarım.. Plajımızın iki yanındaki kayalıkta doğal olarak yetişmiş olan melengiçlerden koparır yerim.. Çoğunuz, melengiç nedir belki bilmez.. Çitlenbik denilen bu kuru yemişe biz Silifkeliler melengiç deriz..
İşte nihayet denizdeyim.. Kayalıklar arasındaki kıyı yosunlarımız yavaş yavaş sararmaya başlamış.. Denizin ortasındaki küçük kayanın üzerinde iki martı, gaga gagayalar..
İşte bizim 30 Ağustos günümüz böyle geçti..
Sitemizdeki kutlamalarımıza ilişkin ayrıntıları yansıtan resimlere bakınız..
Satırlarıma son vereden önce, çocuklarımız için tarihimizi tam öğretmek, Atatürk’ümüzü ve milli değerlerimizi sevdirmek için yazdığım 30’a yakın kitabımdan bir tanesinde 30 Ağustos konusunda yazdığım satırları birlikte okuyalım:
“Büyük bir Yunan kuvveti Dumlupınarda kuşatıldı. Başkomutanlık Meydan Savaşı adı verilen savaş burada yapıldı. Düşman yok edildi. (30 Ağustos 1922)
Yunanlılar artık panik halinde kaçıyorlardı. Onların bir araya gelip toparlanmalarına fırsat vermemek için, Mustafa Kemal ünlü emrini verdi:
“Ordular ilk hedefiniz Akdeniz’dir ileri!”
Türk askeri açlık ve yorgunluk, uykusuzluktan olan o zamanki perişanlığını bu sözler üzerine attı.. Yunanlıları kovalamayı sürdürdü. Kovalama İzmir’de sona erdi. Üç buçuk yıldır işgal altında bulunan İzmir böylece kurtarıldı.(9 Eylül 1922.) Atatürk Savaşlarda sa: 42. (*)
Şu sözleri de asla unutmamalıyız:
Ey Türk gençliği!
Birinci vazifen Türk istiklalini, Türk Cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir!..
..Muhtaç olduğun kuvvet, damarlarındaki asil kanda mevcuttur.(Atatürk Şiirleri sa: 11)(**)
(*) Atatürk Savaşlarda/Yalçın Toker, Toker Yay. Sa: 42 www.tokeryayinları.com Tel.02126010035
(*) Atatürk Şiirler/Yalçın Toker, Toker Yay. Sa: 11 www.tokeryayinları.com Tel.02126010035E-posta Facebook Twitter Yazdır Önceki sayfa Sayfa başına git |
Bu yazı 8532 defa okunmuştur. |
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |