ZAMAN : Ekim ayı üzerine kimi astrolog ve gözlemcilerin evrene bıraktığı sözler gibi ya da pek çok şairin hüzün kokan şiirlerinde vurguladığı üzere , çeşitli söylencelerden azımsanamayacak sayıda anlatı , tarihin zamansız kütüphanesinde mevcuttur .., Zamanın vakumunda hiç de kısa olmayan bir an .., Kimilerine göre aslında çok da uzak olmayan bir zaman .., Kimilerine göre de çok da uzak olmayan zamandan hemen öncesi .., Özetle ; " Evrenin hafızasına kazınan istisnai bir zaman "
AN VE MEKAN : Vuku bulanın yurdu ; Toplumun onda birini temsil eden burjuvazi tarafından , milli gelir adlı ortak servetin üçte ikisine el konulduğu enlemle , bahse konu hedonist azınlığın içerisinde muhafaza olanların çoğunluğunun , kendi kutsal yalanlarınca zulme ortak olduğuna dair farkındalığa erişemediği boylam arasında bir yerdedir . Ki o yerde ; Sokaklardaki yurttaşlarla saraylardaki paydaşların , aynı uzuvlarda manaya dönüşmeyen açlık dürtüleri amansızca karşı karşıyadır .., İklim , adaletsizliğin koyu perdesi altında ışığa tutunmaya çalışanları selamlayan , kahverengi bir rüzgara sarmıştır .., Ara sıra anımsanan bir ayrıntı olsa da ; dallarını terk eden cansızlaşmış sonbahar yaprakları sırdaştır .., Yitirdiği ümidinin peşinden koşmaya doğrulan insanların , masalsı olmayan düşlerine sadakati yüreklerdedir . Erdem üzerine yazılı tüm kutsalların göz nur olan alın terinin , zorbalığın ateşinde buharlaşmasına isyan ise fiillerdedir .., Gelinen noktada zaman ; Ürününü satarken fakirleşenlerin , ürününü kendisinden alıp başkalarına satanların zenginleştiğine şahitlik ettiği o son devirlerdir .., Vatan denilen ; savaşlara kurban giden evlatlarına ağlayan ailelerin feryatları ile kendisine hükümranlık bahşedilenlerin mağrur , umarsız ve boğuk yankılı kahkahalarının beraber duyulduğu memlekettir .., Aklı silkeleyen bu kadar sese ve evrenin hatıra defterindeki onca resme rağmen bir şeylerin halen geciktirilebileceğini umanların , hizmet ettiğini bilemediği " Son " denileni yaşantılayan da işte o memlekettir .., Ki o yer ; Ayrıcalıklarını soyadı yaprağına , soy dalına ya da soy ağacına kazıyanların , kanattıkça kırılan kör kılıçlarına benzeyen vicdanlarının topluca yargılandığı , kolezyum görkemindedir .., O yer ; Dünya üzerinde ; yöneten ve yönetilen , sahip ve parya , hanedan ve vatandaş , hazcı ve uşak ya da burjuva ve proleter gibi karşıtlıkların diyalektik bağıllığını inkarlarınca kesenlerin , kapitalizm karşısındaki o efsanevi zaferi tatmak için buluştukları mutfaktır .., Son resimlerine bakıldığında ; Eşitlik ve adalet adına kalan cesaretleri henüz bileklerinde iken meydanlara çıkanların, kararlılık ve itimatla el ele tutuştuğu bir karnavaldır.., Ve zaman denilen kazanda kaynayan boyadan , tarih tuvaline belki de uzun bir süre daha akacak olan mekandır aslında ..; Ekim Devrimi ..
İSKAN : Dünya devrimler tarihinin kitabeleri önünde ; " Devrimcilerin çok azının, iki nesil sonra torunlarını devrim bayrağı altında sevebildiği " üzerine pasajlar da okundu zamanın seyrinde .., Ve belki de ; eşitlik adına yola çıkanların yol kenarında bıraktıkları hakkaniyet duyguları ile karşılaştıkça alevlendi devrim denilen ateş .., Diğer bir yandan , ütopik denilenin ; " Uzaktan yol kenarında gözüken , ama yakınlaştıkça yoldan çok uzakta ve yolu dahi olmayan bir köy olarak gözetilen " olduğundan pek bahsetmez kitabeler .., Bir çok fırça onu ; atıl , batıl ya da yabanıl olarak resmetmiş olsa da , kapitalizmin kuşatma kudretine karşı son büyük karşı duruşun unutturulması güç eseridir ..; Ekim Devrimi ..