Hastalık etkeni tam olarak izole edilememiş olsa da önyargılar yoluyla bulaştığı tahmin edilmektedir. Hastalık , beyin ve merkezi sinir sistemi üzerinde patolojik etkiler göstermekte olup , henüz herhangi bir aşı ya da ilaç geliştirilmiş değildir. En duyarlı yaş grubu latent dönem ile kişiliğin oturduğu dönemler arasıdır. ( 5 -35 yaş ). Sonrasında hastalık kronikleşir ve ölene dek nefs apsesi şeklinde beden ile bütünleşir. Yapılan alan çalışmalarında , özellikle eğitim sistemi tarumar edilmiş toplumlar , salgın açısından en duyarlı kitlelerdir. Duyu organlarına sirayet eden hastalığın gözlemlenen belli semptomları vardır ; pisliğin kokusunu alamama , kul hakkı yiyenleri ayırt edememe , duyduğu yalanların gerçekliğini ayırt edememe , duyu sinirlerinin tahribatı ile acı hissinde azalma , haram lokmanın tadını ayırt edememe .., politika yapılan yerler hastalığın bulaşmasında en riskli alanlar olup , siyasal birliktelikler içerisinde etken hızla sirayet edebilmektedir. Hastalığın tespiti yolunda herhangi bir tanısal test geliştirilememiş ve laboratuvar ortamında kültür metodu ile etkenin üretimi çalışmaları da sonuç vermemiştir. Halk arasında " Saplantılı " olarak adlandırılan bir çok vakanın tanı konamamış idrak yolu enfeksiyonundan muzdarip olduğu tahmin edilmektedir. Kronikleşmiş formunun bağnazlaşma mekanizmasının en önemli tetikleyicisi olduğu yönünde yapılmış çalışmalar mevcuttur. Bu tip ilerlemiş vakaların çoğunlukla kolonileştiği ve tedavinin mümkün olamayacağı şekilde grup yaşamına kendisini terk ettiği de gözlemlenmiştir..,
KISA YOLLAR VE İLMİHAL TOPLUMU : Özellikle ilk bin yılın sonlarında yazılmaya başlayan ilmihal türü kitaplar , ilk yazıldığı zamanlardaki maksadından sapmış ve bir çeşit kısayollar haritasına dönüştürülmüştür. Neticede bir çeşit din esnaflığı kolu oluşturulmakla kalınmamış , bilgisayar çağından çok daha önce kısayol kullanımı tecrübesi edinilmiştir. Bütün yıl çeşitli günahlar işlemiş olsa da , belirli bir gece, hafta ya da ayda belli sayıda dua okuyarak , ibadet ritüellerini icra ederek kişinin tüm günahlardan temizlenileceğine ilişkin sapkın bir fikir kutsallık kazanmıştır. İslam dininin tüm mezhepsel uygulamalarında günahlar için " Delete " tuşu ataması kurgulanmış , garantilenmiş cennet zannıyla hemen tüm yasak ve emirler kulu tehdit etmeyecek akli seviyeye indirgenmiştir. Gizli şirk ile açık şirk arası mesafe belirsizleşirken , cehenneme klima çekmek uğruna zandan kablolar döşenmiştir.., Şeriat hükümleriyle yönetilmeyen devletin kesesinin boşaltılmasının günah olmayacağına ilişkin inanış biçimleri ilmihal toplumunun son " upgrade " uygulaması olmuş olup, yaratıcının zalime verdiği mühleti uygulamalarının doğruluğuna delil yapmak algısı da zulüm ehlinin kudretli savunmalarına eklemlenmiştir. Ek olarak da " Ctrl+Alt+del " tadında bir keşif olan tekrarlanan hac ibadeti yoluyla , çeşitli aralıklarla sterilizasyon arayışı da gözde seçenek halini almıştır..,NÜKTE : Dillerde lafzı çoktur , sözlerde bereketi .., çağlar boyu en çok terennüm edileni ; Yaratan ..,
Atanı bağrında tutan , adağına mekan ve tohumuna toprak buyuran ve de nesline yuva sağlayan ise ; Vatan ..!
Var ise bunlardan birini unutan .., o kişinin sırlı arkadaşı olur şeytan.
Kim ki ikisini birden yitirirse hatırdan , ona denir nesli asırlardır tükenmemiş hayvan..,
Ve , vatansız ve Allahsız kaldığında insan .., olsa olsa ancak , bir kağıt parçasına eder iman ..!