Günümüz dünyasının tamamını etkileyecek ölçekte tabiat olayları ya da dünya savaşı yaşansa ve çağın tüm maddi kazanımları ile birlikte insan nüfusunun tamamına yakını yok olsa.., Ve aradan binlerce yıl geçtikten sonra dünyanın ev sahibi olan nesil, arkeolojik araştırmalarla katostrofik katmanı incelemeye kalksa ne ile karşılaşır..? Koyu gri bir katman.., Metal ve plastiklerin kemiklerle kaynaştığı jeolojik bir tabaka ile belki de..
Dünya, özellikle 21.yüzyıl ile birlikte mekanik toplumdan dijital topluma evrildi. Nesillerin yaşam döngüsü, istençleri ve varoluşsal bilinçleri pek de yavaş bir seyirde olmasa da değişti. Bu devinimin kendisi bir katostrofi olmasa da, eski neslin distopik güvenlik çemberine tutunacak olmasından dolayı; devletlerin, dillerin, dinlerin, ulusal kültürlerin bu bariz sondan hasarsız kurtulması mümkün gözükmemektedir.., Örneğin; tüm dünya halklarının sosyolojik ibadet ritüeli olan "demokrasi" kavramının uğradığı katostrofik süreç an itibariyle herkesin bilinçaltında halihazırda yer etmiştir.. Kızını, damadını çeşitli yönetim kademelerine getiren ve bende psikiyatrik olarak Manik-Depresif
( Bipolar ) olduğu şüphesi uyandıran muhteremi devletin başına getiren halk kitlesi, bir Ortadoğu ya da güney Amerika ülkesi değil, bizzat demokrasinin popüler diyarı zannedilen Yankeeler diyarıdır .. Ancak bu katostrofik durumun kendisi de bize dijital toplumun nitelikleri hakkında bilgi vermektedir.. Neticede Danold Duck-2 , ayrıca da sosyal medya fenomenidir.., Veyahut; memleketimizde tekrarlanan yerel seçimde de görüldüğü üzere, mekanik toplumun televizyon bağımlılarına karşı, dijital toplumun sosyal medya bağımlılarının zaferini de doğru okumak gerekir..
Diğer taraftan, toplumuzun kendi katostrofik sürecinde mihenk taşı işlevi gören mevcut Cumhurbaşkanlığı Hükümet sistemi üzerine değinmek daha elzemdir.., Yasamanın faaliyet alanından yürüttükleri ile yetinmeyen ve torbasına yargıyı da atmış bulunan sistemin revizyon ya da restorasyonla düzelebileceğini beklemek katostrofik sürece hizmetten başka bir şey ifade etmez. Kuvvetler ayrılığı prensibini yok sayan ve başarıya ulaşmış bir siyasal tarih örneği mevcut değildir.., Kuvvetler birliği, demokrasinin otokrasiye dönüşümünün her daim tetikleyicisi olacaktır.., Tarihte; suç örgütüne dönüşen iktidarlar ve zulme sapan muktedirlerin hemen tamamı kuvvetler birliğinin balkonundan düşmek zorunda kalmıştır.., Ülkemizde de siyasal ve sosyo-ekonomik manada yan etkilerini gördüğümüz bu ilacın bir an önce piyasadan çekilmesi gerektiği kanaatindeyim..Aksi halde siyasal ve toplumsal organ yetmezlikleri ile karşılaşıldığında çözüm çok daha çetrefilli olacaktır..