Talat Atilla Öcalan test edildi! Değişim var! Tüm arşivi yaktılar! 'Tekbirlerle gömün beni!' |
Ersan Yıldız GİRİLMEZ |
Mihriban Başlı Nereye Gidiyoruz? |
Tuğba AYAN Çakralar ve Uyanış |
Adnan Küçük MEB YUSUF TEKİN’İN LAİKLİK SÖYLEMİ BAZI ÇEVRELERİ RAHATSIZ ETTİ |
Zahide Guliyeva EGO İŞÇİLERİ |
Cengiz Altınsoy Benim güzel memleketim... |
Kıvılcım Kalay BİBER |
Canan Sezgin BU DOLUNAYLA BİR DEVİR KAPANIYOR! |
Tuğrul Sarıtaş Duayen gazeteci Tuğrul Sarıtaş'tan yeni kitap! |
Tekin Öget GERÇEKTEN DE TAM YOL İLERİ Mİ? |
Esra Süntar SU ÜSTÜNDE İKEN SU İÇİNDE OLMAK |
M. Kürşat Türker ZİNCİR |
Yalçın Toker SPOR YAZARLARI GENEL KURULUNDAYDIM.. |
Haktan Kerem Ural ‘ADALET SİSTEMİ’NİN ALTINDA SERİNLEYEN AHLAKSIZLAR |
Sima Güleser Polat İPİN UCU KAÇTI! |
Uğur Özteke SAĞLIKTA KANDIRMACA YENİDEN Mİ BAŞLIYOR? |
İki haftadır bu sütunda İğneada’dan söz etmekteyim..
Artık kişisel konulara son verip, yine siyasi, tarihi, sosyal yazı konularıma dönüş yapıyorum..
Tabii yine, mevcut iktidarın basına karşı olan tutumunu dikkatten kaçırmamak şartıyla yazacağım yazılarımı..
Son günlerde televizyonlarda sık sık Adnan Menderes’i görüyoruz.. İki gün önce de Süleyman Demirel’i çıkardılar karşımıza..
Bu iki Devlet adamımız benim gazetecilik anılarımı canlandırdı.. Faal gazetecilik günlerimi hatırladım.
Menderes’i ekranlara getirmelerinin sebebi, 27 Mayıs 1960 ihtilalinde Menderes’in de, yargılanıp, idam edilenler arasında olduğu Yassıada’nın mevcut iktidar tarafından, iskana açılacağı haberleri idi. Hazırlatılan mimari projeyle, adaya ‘Demokrasi ve Özgürlük Adası’ adı verilecek ve iskana açacaklarmış.
27 Mayıs 1960 darbesinin ardından adada kurulan mahkemede bütün Demokrat Partililer yargılanmıştı. Hakkında idam kararı verilen devlet adamlarının başında da Adnan Menderes vardı.
Rahmetli Menderes’i ben, hukukta talebe olduğum 1954 yılından beri yakından tanırdım. O günleri, İhtilaller ve Darbeler Arasında Gazetecilik Anılarım kitabımda (*) ayrıntılı anlatırım. Yeni Sabah’ta gazeteci ve hukuk fakültesinde talebe olduğum 1954’li yıllarda, Başbakan Menderes fakültemize geldiği zaman beni yayına çağırırdı.
1960 ihtilalinden sonra kurulan Yassıada Mahkemelerini de gazeteci olarak izlemiştim. O günlerde de Tercüman gazetesinde spor istihbarat şefi idim. Bunu, aşağıdaki sokağa çıkma izin kağıdımda görmektesiniz.
Nur içinde yat Menderes’im..
SÜLEYMAN DEMİREL DE ANILDI
Eski Cumhurbaşkanı ve Başbakanlardan Süleyman Demirel, 17 Haziran 2015’te hayatını kaybetmişti.
Bu münasebetle geçtiğimiz Çarşamba günü 5. Ölüm yılında mezarı başında anıldı. Hafta içinde televizyonlarda yer almasının sebebi işte bu idi..
Demirel, bir mühendisti. 1924'te Isparta'nın Atabey ilçesine bağlı İslamköy'de doğmuştur. Siyasete atılmadan önce Devler Su işlerinde görev yaptı. Sonra siyasete atıldı. Siyasi hayatı 1962 yılında, Adalet Partisi Genel İdare Kurulu üyeliği ile başladı. 1965–1993 tarihleri ??arasında yedi farklı hükûmette toplam 10 yıl 5 ay süreyle Başbakanlık yaptı. 28 Kasım 1964'te bu partiye genel başkan seçilmesinin ardından, kurulmasını sağladığı ve Şubat-Ekim 1965 aylarında görev yapan koalisyon hükûmetinde Başbakan Yardımcısı ve Devlet Bakanı olarak görev aldı.
12 Eylül 1980'de gerçekleşen askerî müdahale üzerine görevden uzaklaştırıldı ve yedi yıl yasaklı olarak siyaset dışı kaldı. 6 Eylül 1987'de yapılan halk oylaması ile siyasî yasaklar kaldırılınca, Süleyman Demirel 24 Eylül 1987'de Doğru Yol Partisi Genel Başkanlığı'na seçildi. 29 Kasım 1987'de yapılan genel seçimlerde Isparta milletvekili olarak yeniden TBMM'ye girdi. 20 Ekim 1991'de Hükümet'te yeniden Başbakan oldu.
16 Mayıs 1993'te, TBBM tarafından Türkiye'nin 9. Cumhurbaşkanlığına seçildi.
17 Haziran 2015’te hayatını kaybetti.
Nur içinde yat Demirel’miz..
.
FUTBOLUMUZUN ZİRVESİNDE
ANADOLU RÜZGARLARI..
Gazetecilik mesleğine 1954’te Yeni Sabah gazetesinde spor yazarı olarak başladığıma göre, bu yazımda biraz da spordan söz edeyim, dedim.. Benim futbol konusunda şu andaki tespitim: “Futbolumuzun merkezinin artı Anadolu olduğudur.”
Eskiden beri, “fulbolumuzun merkezinin İstanbul olduğu”nda herkes müttefikti.. İstanbul Kulüpleri, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Galatasaray’a ÜÇ BÜYÜKLER denilirdi.
Bunların bugünkü haline bakınız;
PUAN CETVELİNDEKİ SIRALAMA: Galatasaray: 4.cü, Beşiktaş: 5.ci, Fenerbahçe 7. sırada..
Geçen hafta ligde Beşiktaş Antalya’ya 2-1 yenildi, G. Saray Rize’ye 2-0 yenildi..
Bu durumda birileri çıkar, “üç büyükler sözü tarihe karışmış oldu”, derse ona ne cevap verebiliriz?..
Ligde Trabzonspor 1., Başakşehir 2., Sivasspor 3. durumdalar.
Bravo onlara!..
Bilhassa bravo Sivas antrenörü Rıza Çalımbay’ımıza. Böylece; İstanbul’un inhisarındaki futbol üstünlüğü Anadolumuz’a taşındı..
Türkiye Ziraat Kupasına bakacak olursak, orada da manzara aynı..
Tepede Anadolu takımlarımız.. Fikstür gereği kupada geçen hafta Trabzonspor, İstanbul’a geldi.. İlk maçta kendi evinde 2-1 yendiği Fenerbahçe’yi İstanbul’daki rövanşta da yendi ve eledi.. Kupa finalinde finalist oldu..
Kupadaki diğer finalistin belirlenmesi için, iki Anadolu takımı oynadılar; Alanya-Antalya.. Kazanan yine Alanya oldu ve finalde Trabzon’la oynama hakkı kazandı.. Yani kupada da İstanbul takımları yok..
Bravo Anadolu futbol takımlarımıza!!!
(*) İhtilaller ve Darbeler Arsında Gazetecilik ve Kitapçılık Anılarım/ Yalçın Toker, Toker Yayınları www.tokeryayinları.comTel.02126010035 ve [email protected]
E-posta Facebook Twitter Yazdır Önceki sayfa Sayfa başına git |
Bu yazı 12367 defa okunmuştur. |
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |