Yaklaşık olarak 21 yıl önce ; Kimilerine göre cumhuriyetçilerin komplosu , kimilerine göre de başkanlık libidosunun tesiriyle vuku bulan skandalı hatırlarsınız elbet .., " Oral Ofis " skandalı neticesinde kamu vicdanında aklanan Bill 'den çok , mağdur pozisyonunda vakur bir tavır sergileyen " Hillary " dikkatimi cezbetmişti.., Başkanlığın yolunun mağduriyetten geçtiğini tecrübe ettiğim şu son politik düzlemde ( Ki , ülkemizde de sağlaması tamdır ) demokratik adaletin sağlanıp , Bill'in First Lady unvanı ile mükafatlandırılması an meselesidir. Amerikan güreşini andıran seçim sürecinde başkan olmamak için elinden geleni ta baştan yapan Trump , her ne kadar FBI dan medet umuyormuş gibi yapsa da aslında maksadına ulaşmış ve kendi kişisel reklamını çok ucuza yapabilmiştir . Siyahi başkandan sonra kadın başkan imgelemi ile meşgul edilecek olan Yankee halkı seçim sürecinde sosyalist , Katolik , muhafazakar , ırkçı ve fetişist gibi her telden başkan aday adayları ile zaten gaz çıkarmış ve rahatlamıştır. Yine de bir büyük sürpriz olup da Trump kazanır ise mevcut oral ofisin yetmeyebileceğini , daha büyük bir ofise ihtiyaç duyulacağını şimdiden belirtmek isterim. İlk okulda İmam hatip muadili bir okulda okumasına rağmen gençlik çağlarında din değiştiren Obama'nın iki dönem başkanlığı süreci , aslında Müslüman coğrafyasının tarumar edilme süreci olmuştur.., Yedi İslam ülkesinde örtülü ve açık operasyonlar gerçekleştirilmiş ve Müslümanların öldürülmesi , yurtlarından koparılması ve göç yollarında telef edilmesi alanlarında üst başarıya ulaşılmıştır.., Obama seçilince kurban kesenlerin Trump seçilirse ne yapacakları da ayrı bir merak konusudur benim için ..,
Her alanında Yankee özentiliği aşikar olan yurdumuzda , stratejik kararların verildiği bir oral ofisimiz neden yok diye düşünenler ise yanılgı içindedirler. Bizim iki dudak arasından görülen oral ofisimizde her ne kadar diş ve dilden başka bir şey yok gibi gözükse de , problem çözme kabiliyeti açısında Yankeelerin dahi taktirini kazanmıştır.., Bugün dişlerinin arasında çiğnediği yaşamlar için dün kardeşim , yoldaşım diyen dil oral ofiste yerleşiktir. Bugün rakiplerine terörist diyen dil ile bir zamanlar kardeşlik türküleri eşliğinde aynı şahısları baş tacı eden dil aynı dildir .., Bugün vatan ve millet sözlerinin refakatinde oral ofisi terk eden nefes ile " Ne mutlu Türküm Diyene " sözünün hatıralardan silinmesini bir kaç yıl evvel salık vermiş olan nefes , aynı oral ofisten çıkar .., "Özledim seni çıkıp gel artık " ile " Seni oradan çıkarıp mahvetmezsem " diyen dil de aynı oral bölgenin ürünüdür. İçeride , dosya ve klasörlerin savrulmasına sebebiyet verecek bir hava akımı mı oluştu , bir kapı ya da pencere mi açık unutuldu bilinmez . Ancak iki oral ofisin karşı karşıya geldiği Dünya konjonktüründe Yankee emperyalizmine olan düşmanlığım , muktedir politikalarına olan muhalefetimin önünde seyrettiğinden , oral ofisin mevcut kafatasında muhafaza edilmesi yönünde görüş bildirmek durumundayım .., Ancak , her dışarı çıkan kelimeye " Oralınıza Sağlık " diyen ve anal bölgeden koltuğa yapışma özleminden vaz geçmeyen onca insan varlığında oral ofisin yapı ömrünün çok uzun olmayacağını da bildirmek kehanet sayılmaz ..,