Talat Atilla Öcalan test edildi! Değişim var! Tüm arşivi yaktılar! 'Tekbirlerle gömün beni!' |
Ersan Yıldız GİRİLMEZ |
Mihriban Başlı Nereye Gidiyoruz? |
Tuğba AYAN Çakralar ve Uyanış |
Adnan Küçük MEB YUSUF TEKİN’İN LAİKLİK SÖYLEMİ BAZI ÇEVRELERİ RAHATSIZ ETTİ |
Zahide Guliyeva EGO İŞÇİLERİ |
Cengiz Altınsoy Benim güzel memleketim... |
Kıvılcım Kalay NEDEN DİYE SORMA |
Canan Sezgin BU DOLUNAYLA BİR DEVİR KAPANIYOR! |
Tuğrul Sarıtaş Duayen gazeteci Tuğrul Sarıtaş'tan yeni kitap! |
Tekin Öget GERÇEKTEN DE TAM YOL İLERİ Mİ? |
Esra Süntar SU ÜSTÜNDE İKEN SU İÇİNDE OLMAK |
M. Kürşat Türker ZİNCİR |
Yalçın Toker SPOR YAZARLARI GENEL KURULUNDAYDIM.. |
Haktan Kerem Ural ‘ADALET SİSTEMİ’NİN ALTINDA SERİNLEYEN AHLAKSIZLAR |
Sima Güleser Polat İPİN UCU KAÇTI! |
Uğur Özteke SAĞLIKTA KANDIRMACA YENİDEN Mİ BAŞLIYOR? |
Bernard Shaw "Yalancının cezası kimsenin kendisine inanmayışı değil, asıl kendisinin kimseye inanmayışıdır.'' der.
Seçmen eskiden de siyasetin yalan diline alışıktı.
Bugüne kıyasla fark, yalanların içinden doğruyu bulmak için harcayacağı bir enerjiye sahip olmasıydı.
Liderlerin beden dilinden, ses tonundan, angarya sözlerin arasına saklanmış doğruları, saatte 320 kilometre hızla koşan çıta hızında yakalar, o doğruyu sinesinde özenle umut diye muhafaza ederdi.
Hayat gibi yalan da o kadar gelişti, serpildi, profesyonel bir aygıt haline geldi ki...
Dut yemiş bülbül gibiyiz...
Dut ve bülbül deyince...
Bu hikayede külliyen yalan!
Erkek bülbül mayıs ayında çiftleşmek için eş bulana kadar öter... Bir süre sonra kendine eş bulur ve ötmeyi keser... Tam o sırada da dut ağaçları meyve verdiği için bülbülün susması, duta bağlanır ama yanlıştır…
İkisi arasında bir neden/sonuç ilişkisi yoktur…
Buz kadar, Alaska kadar yalan.
Alaska deyince..
Alaska'da buz olduğu da yalan!
Alaska İklim Değerlendirmesi ve Politikaları Merkezi’nden İklim Uzmanı Rick Thoman paylaştığı bir tweette “Alaska suları şu anda deniz buzlarından tamamen arınmış durumda. Prudhoe Körfezi açıklarında bulunan Beaufort Denizi’ndeki son buzul da eridi. Alaska’ya şu anda en yakın buzul Kaktovik’in yaklaşık 240 km kuzeydoğusunda bulunuyor” dedi.
Gördünüz! Bırakın sözleri, kanıksadığımız örnekler bile tek tek yalan oldu.
Bir çare, bir sığınacak liman yok mu sahiden?
İşaret edilen kıyılar tuzak, gidin denilen yerler harabe, ilerleyin öteye denilen toprakların altı mayın dolu.
Güvenlikli denilen her yer tehlikeli bir alana dönüştü.
İktidar kalmak, muhalefet gelmek için bin kez ırzına geçilmiş yalanları bakir diye sunmaya devam ediyor.
Aklımızı kaçırmadan bir yol bulmalıyız.
Oralarda bir yerlerde sakin, güvenlikli, bizi bizden uzaklaştırmayan bir köy, kasaba, mağara falan olmalı.
Aklımıza atılan sis bombalarını görecek bir kalp gözü olmalı bir yerlerde...
Baş gözüyle göremiyoruz artık!
E-posta Facebook Twitter Yazdır Önceki sayfa Sayfa başına git |
Bu yazı 53125 defa okunmuştur. |
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |