Başbakan ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'yi eleştirerek, ''Erzurum'da gayet de aktörlük yönü var, elinde iple dolaşıyor, bana ip gönderiyor, 'al da idam et' diyor. Bu kadar mahirdin de sana teslim ettikleri zaman yasalar, kanun, yargı ne ise yargı kararını verdiği zaman iktidardaydın ip yoksa millet sana ip gönderirdi, bu işi halletseydin ya niye etmedin'' dedi.
Erdoğan, partisince Mersin Metropol Meydanı'nda düzenlenen mitingde vatandaşlara seslendi. 22 Temmuzun çok önemli olduğunu anlatan Erdoğan, bazı siyasi partileri eleştirdi. Başbakan Erdoğan, şehit cenazelerinde yaşanan olaylara değindiği konuşmasında, MHP'yi eleştirerek, ''onlar özellikle bizim ulvi değerlerimizi ayaklar altına aldılar, peygamberlik makamından sonra en yüksek makam olan şehitlik makamını bile siyasi istismar aracı yaptılar'' dedi.
Erdoğan, şunları söyledi: ''Bizim cenazelerimizde yaygara yoktur. Bağırıp çağırma yoktur. Bizim cenazelerimizde sessizliktir, suhulettir esas olan ama bunlar malum işaretleri ile birlikte camilerin avlularına geliyorlar. Buradan acaba kaç tane oy toplarız diye bunun hesabını yapıyorlar. Yani insani ve İslami görevi yapmaya değil, caminin avlusunda siyaset yapmaya geliyorlar.''
-''BU İŞİ HALLETSEYDİN YA NİYE ETMEDİN''-
Camilerin aslında dayanışma, birlik ve beraberlik alanları olması gerektiğini ifade eden Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: ''AK Parti, bir şehidimizin kanını 550 milletvekiline değişmez, bunu böyle bilin. Şimdi çıkmış, bakıyorsunuz yalancı pehlivanlar gibi... Dün Erzurum'da gayet de aktörlük yönü var, elinde iple dolaşıyor. Bana ip gönderiyor, 'al da idam et' diyor. Bu kadar mahirdin de sana teslim ettikleri zaman yasalar, kanun, yargı ne ise yargı kararını verdiği zaman iktidardaydın ip yoksa millet sana ip gönderirdi. Bu işi halletseydin ya niye etmedin. Şu anda bir hukuk devletinde yaşıyoruz.
Artık idamların, ağırlaştırılmış müebbet hapse dönüştürüldüğü bir dönemi yaşıyoruz. Böyle bir dönemde ip atmak, kanunlara ne kadar uzak olduğunun da bir gereğidir. Bunlardan da haberi yok. Ne gelişiyor, ne bitiyor haberi yok. Niye? Ankara'ya mahkum olan bir anlayıştan başka bir şey beklenmez. Bakın ben dedim ki, 'Ankara'nın doğusunda, güneydoğusunda bir iki vilayetin dışında bir yere gidemez' dedim. Bir tanesine gitti şimdi. Daha başkasına bakalım, seçip nereye gidebilecek. Ama bu arada da gaza gelmiş olabilir.''
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |