Uzatmadan başlıktaki sorunun yanıtı ile başlayalım. Aslında yok. Diyebilirsiniz ki; o zaman o soru da ne?
Şu…
Abdülkadir Selvi Yeni Şafak’tan ayrıldıktan sonra yeni adresine ilişkin ismi geçen gazetelerden biriydi Hürriyet. Hürriyet seçeneğini düşündüğümüzde direkt Fehmi Koru’yu anımsadık ve dedik ki; Öyle olursa çok üzülür.
Anımsayın…
Muhafazakar basının bir zamanlar ismi tek geçen yazarıydı Fehmi Koru. Dili geçmiş zaman kipi kullandık çünkü Fehmi Koru an itibari ile ağır yaralı. İşte Fehmi Koru’nun yarasının başladığı yer Koru’nun Hürriyet sevdası oldu.
Her sevda gibi bir tık sonrası tutku ve bir tık daha saplantı, Fehmi Koru’yu da yakaladı ve itibarını, ağırlığını, karizmasını ve en nihayetinde Fehmi Koru markasını zedeledi.
Çok değil, daha birkaç yıl öncesini anımsayın. Muhafazakar mahallenin abisi olmak yetmemeye başlamıştı ve kendisine Hürriyet’i hedef seçmişti. Sonuçta Koru patronlarla muhatap olan bir gazeteciydi ve işini direkt Aydın Doğan’dan çözmeye çalıştı. Perde ardında neler yaptığı değildi Koru’yu ağır yaralayan. O sevda-tutku-saplantı üçgeninde artık “Beni alın” çağrılarını herkesin göreceği şekilde, uluorta yapmaya başlaması, sonun başlangıcı oldu.
Hani o meşhur “Aydın Doğan iyi çevresi kötü” temalı “Onları at beni al” alt metin ile okunan sayısız yazısı, Aydın Doğan’la fasıllar, Rodos seyahatleri… Ve bu girişimlerin sonuç vermemesine rağmen tekrar başa dönüp yine denemeler…
Muhafazakar mahallenin abisi artık Aydın Doğan’dan köşe kapmak için çırpınan bir figüre dönüşmüştü ki bu önce bir kızgınlık, sonra küçümseme, en son da acıma olarak yansıdı mahallesine.
Ve en sonunda o mahalleden ayrılıp Habertürk’e geçti ama Habertürk bir Hürriyet değildi. Dolayısıyla Koru’yu kesmedi. Ki zaten Habertürk’te Koru o beğenmediği Yeni Şafak dönemleri kadar bile dikkat çekmedi. Sıradanlaştı. Eskidi. Ve zamana yenilip kendi köşesine ayrıldı.
Türkiye’nin en büyük gazetesinde köşe kapmak için girdiği yolda kendi köşesine çekilmek zorunda kalmak… Trajik bir durum belki. Ama bu son kimse için sürpriz olmadı çünkü her şey göstere göstere gerçekleşti. Bir tek Fehmi Koru görmedi.
Şimdi…
O yüzden Hürriyet hayalleri kurduğu Yeni Şafak koridorlarından başka bir meslektaşının kendi hayalini gerçekleştirdiğini görmek. Kolay absorbe edilebilecek bir darbe değil.
Bakalım; Fehmi Koru küllerinden yeniden doğacak mı?
Biz yine de geçmiş olsun diyelim de!
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...