Ve Şaban Dişli istifa etti. Belgeler ortalıkta dolaşıyor, iddiaların ardı arkası kesilmiyor. Ama Ak Parti iddiaların odağındaki isim sırf kendi yöneticisi diye zaman zaman kol kanat gerdi, zaman zaman Dişli’ye susarak destek verdi.
Oysa yapılması gereken şey basitti: Konuyu yargıya taşımak, varsa karşı belgeler iddiaları çürütmek ve bu süreçte ismi bu kadar kirlenen bir yöneticiyi hem ahlaki nedenlerle hem de partiye vereceği zararı hesaba katarak kenara almaktı.
Ama Ak Parti geçen tüm zamana rağmen bunu yapmadı. Ta ki bu güne kadar… Peki bu8gün ne oldu? Şaban Dişli sadece Ak Parti’nin yönetiminden istifa etti. Fiili olarak… Ama hala Ak Partili bir milletvekili, hala dokunulmaz.
Peki eğer iddialar tamamen asılsa neden görevine devam ettirilmedi Şaban Dişli? Neden istifaya zorlandı?
İddialar doğru kabul edildiyse Parti yönetimi tarafından, ya da aksine ikna olunamadıysa sadece yönetimden istifa etmek yeter mi? Ak Parti’nin yöneticiliği böylesi bir töhmeti kaldıramayacak kadar ağır bir makam da milletvekilliği, parti üyeliği bu töhmetlerle birlikte götürülebilecek kadar basit makamlar mı?
Ak Parti bu yaman çelişkinin içinde şimdi. Ve bu çelişkiyi açıklayamadıkları için bu yanıyla Ak Parti kaybetti.