Transfer sezonu başlar, tüm takımların transfer haberleri bir yana Fenerbahçe’nin transferleri bir yana. En çok parayı Fenerbahçe harcar, en ses getiren transferleri Fenerbahçe yapar.
Diğer takımlar sponsor bulmak için kapı kapı dolaşmasına rağmen Fenerbahçe sponsorlardan sponsor beğenir ve kasasını daha sezonun başında doldurur.
Sonra beklenir ki bu hazırlıklar, bu imkânlar futbol olarak, puan olarak, başarı olarak geri dönsün.
Ama işte iş bu noktaya gelince bakmışsınız Fenerbahçe nal toplamakla meşgul.
Neden?
Birçok nedeni var ama asıl neden Fenerbahçe’nin enerjisinin büyük bir bölümünü yapmaları gereken asıl iş olan futbol oynamak yerine kavgaya, dövüşe, polemiğe, ona buna racon kesmeye ayırması geliyor.
Başkanından yöneticisine, futbolcusundan taraftarına hep Fenebahçe haberleri bir şekilde kavga dövüş içerikli. Gün oluyor siyasetçilerle kapışıyorlar, gün oluyor gazetecilerle, gün oluyor başka takım yönetici ve/veya futbolcularıyla, gün oluyor taraftarlarla, yetmediyse hakemlerle.
Kişiler, hedefler değişiyor ama bir şey hiç değişmiyor: Mutlaka bir Fenerbahçeli birileriyle dalaşma halinde. Herkes onlara düşman, herkes onlara karşı. Futbolu disipline etmeye çalışan PFDK Fenerbahçe’ye ceza vermekten bıktı, Fenerbahçe ceza almaktan bıkmadı.
Peki neden?
Bu sorunun yanıtı için Başkan Aziz Yıldırım’a bakmak yeterli. Yıldırım’ın çatmadığı, kavga etmediği, racon kesmediği, söz dalaşına girmediği kimse kalmadı. Sanırsınız bir futbol kulübü başkanı değil, siyasi parti lideri. Başkan böyle yapınca yöneticilerden futbolculara ve hatta taraftarlara kadar tüm camia da o yolu tutuyor ve kavga eşittir Fenerbahçe halini alıyor.
Ve Fenerbahçe… ve Aziz Yıldırım KAYBEDİYOR.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |