Medya dünyası kavgalara da, gazetecilerin birbirini alt etme çabasına da, bel altı vuruşlara da yabancı değil. Medya tarihi bir anlamda medya organlarının ve/veya gazetecilerin kavgalarının da tarihi. O yüzden bugün izlediğimiz hiçbir kavga ilk değil.
Ancak bir şey ilk kez oldu.
İlk kez bir gazeteci başka bir gazeteciyi gazetesindeki köşesinden ölümle tehdit etti.
İşte o gazeteci birkaç yıl öncesine kadar ismi bile bilinmeyen ancak zamanın ruhunu arkasına alıp önüne gelene bodoslama daldıkça tanınan, bu tavrının tanınırlığını artırdığını gördükçe el artıran ve bu fasit dairede döne döne işi köşesinden bir meslektaşını ölümle tehdit edecek boyuta getiren Cem Küçük.
Cem Küçük bu kez o kadar ileri gitti ki; kısa zaman öncesine kadar yazdığı gazetenin Ankara Temsilcisi Abdülkadir Selvi bile isyan etti. Terörün tek gündem olduğu, şiddetin herkesi sarmaladığı, şiddet dilinin her zamankinden ölümcül sonuçlar doğurabileceği bir dönemde böylesi bir tavra pes dememek akıl karı değildi çünkü.
Dolayısıyla medya tarihine böylesi kara bir leke bulaştıran Cem Küçük KAYBETTİ!
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |