Demirtaş: AİHM kararı davaların siyasi olduğunu ispatladı 

Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) önceki dönem Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında "Görevli memura hakaret" iddiası ile Urfa’nın Viranşehir İlçesi Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan davanın 7'nci duruşması görüldü. 

USULU ELEŞTİRDİ

Demirtaş tutuklu bulunduğu Edirne Cezaevi'nden duruşmaya Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada Demirtaş'ın ifadesine geçildi. Usul hatalarına değinerek başlayan Demirtaş, SEGBİS'in AİHS ve Anayasa'ya aykırı olduğunu, yüz yüzelik ilkesi gereği Viranşehir'e getirilerek orada savunma yapmak istediğini belirtti. "Burada bulunmayı ben istemedim" diyen Demirtaş, şöyle devam etti: "Siyasî kararla tutuklanıp ailemden, binlerce kilometre uzakta olan bir cezaevine getirildim. Bu yüzden anayasaya uygun olarak oraya gelip savunmamı yapmak istiyorum. Bu benim anayasal hakkım. Hakkımda acılan yüzlerce dava var ve bu davalar siyasi davalardır. Geçmişte Viranşehir'deki FETÖ yapılanması ortadaydı. Oraya gelip bunları bizzat mahkemeye anlatmak ve buna ilişkin delillerimi sunmak istiyorum. 5 yıl boyunca soruşturması devam eden bir dosyada 2 yıl aradan sonra delil bulunmaya çalışıldı. Bu ve diğer dosyalar siyasidir. AİHM kararı bunu ispatlamıştır."

'AİHM SİYASİ OLDUĞUNU ONAYLADI'

İlk celsede duruşmaya getirilmesi durumunda, davanın çoktan bitmiş olacağını ekleyen Demirtaş, "Bu yüzden davayı ben ve avukatlarım uzatmıyor. Uluslararası sözleşmeleri ve anayasayı dikkate almayan mahkemeler uzatıyor. Ben Türkiye'nin 3'üncü büyük partisinin eşbaşkanıydım, hukuka aykırı bir şekilde tutuklandım. Siyasi nedenlerle tutuklu olmam hükümet kararıdır. Benim bin 500 kilometre uzağa götürülmem hepsi hükümet kararı, benim kararım değil. Ben hükümete muhalif bir siyasetçiyim. AİHM buradaki tutukluğumun siyasi olduğunu kesinleştirdi. Asliye Ceza Mahkemesi de olsa Ağır Ceza Mahkemesi de olsa, Viranşehir, Mardin, Kayseri de olsa yüz yüze savunma yapmak istiyorum. Bu benim en doğal hakkımdır. Çünkü kendimi size anlatmak istiyorum" dedi. 

Mahkeme heyeti, Demirtaş'ın talebini reddetti. Bunun üzerine Demirtaş herkesi selamlayarak, dosya hakkında SEGBİS ile savunma yapmayacağını belirtip ayrıldı. 

Söz alan savunma avukatları da Demirtaş'ın talebinin anayasal hak olduğunu, mahkeme heyetinin talepleri değerlendirmeden reddettiğini, bu yüzden Demirtaş getirildikten sonra savunma yapacaklarını belirtti. 

Mahkeme, hakaret suçunun işlendiği denilen olaya ait görüntülerin emniyetten istenmesine karar verirken, duruşmayı 14 Şubat 2019'a erteledi.

DAVA GEÇMİŞİ

Demokratik Toplum Kongresi (DTK) ve Barış Demokrasi Partisi'nin (BDP) 04 Ağustos 2013 tarihinde aldığı "Ceylanpınar'da barış çadırı kurma" kararı gereği yola çıkan dönemin BDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve beraberindeki konvoyun önü Viranşehir çıkışında polisler tarafından kesilmişti. Demirtaş’ın da içinde bulunduğu gruba, polis uyarı yapmadan gaz, plastik mermi ve TOMA'larla müdahalede bulunmuştu. Bunun üzerine Demirtaş müdahaleyi başlatan polislere "sizin başka örgütlerle, yapılarla bağlantınız olmasa bu şekilde bize saldırmazsınız. Anayasal hakkımız olan seyahat özgürlüğünü engelleyemezsiniz" diye tepkide bulunmuştu. Demirtaş hakkında, "görevi yaptırmamak için direnme ve görevli memura hakaret" suçundan soruşturma açılmış, direnme sucundan takipsizlik kararı verilirken, hakaret suçundan Viranşehir Asliye Ceza Mahkemesi'nde dava açılmıştı. Demirtaş'tan şikayetçi olan polisler ise, 15 Temmuz darbe girişimi ardından görevden ihraç edilip FETÖ üyesi olmak iddiası ile tutuklanmıştı.

Şimdiye kadar görülen 6 duruşmaya ise, Demirtaş SEGBİS ile katılmayı reddetmiş ve savunması alınamamıştı.

(MA)