Esad'dan ilk açıklama: İstifa etmeyi hiç düşünmedim 

Heyet Tahrir El-Şam öncülüğündeki silahlı muhaliflerin başkent Şam'ı ele geçirmesiyle devrilen Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, 8 Aralık'ta ülkeyi terk edip Rusya'ya kaçmasının ardından ilk kez açıklama yaptı.

Suriye Cumhurbaşkanlığı sosyal medya hesabından, "Açıklamayı Arap ve uluslararası medya kuruluşları aracılığıyla yayımlamaya yönelik birkaç başarısız girişimin ardından tek geçerli seçenek eski cumhurbaşkanlığının sosyal medya hesaplarında yayımlamak oldu." notuyla paylaşılan Esad'ın açıklaması şöyle:

"Suriye’deki terör tehdidinin ortasında, cumartesi akşamı 7 Aralık 2024 tarihinde Şam’a varışım ve ardından akıbetimle ilgili sorular yükselmeye başladı. Dedikoduların ve gerçeklerden uzak analizlerin yayılmasıyla birlikte, uluslararası terörizmi bastırmak için yapılan müdahaleyi Suriye’nin kurtuluşu için bir devrim olarak tanımlama girişimleri görüldü.

"BU KAÇIŞ PLANLANMIŞ BİR DURUM DEĞİLDİ"

Gerçeklerin açık bir şekilde ortaya çıkmadığı tarihi bir anla karşı karşıya olduğumuz bu süreçte, Arap liderler arasında açıklama yapma ihtiyacı hissettim. Ancak güvenlik gerekçeleriyle, yaşanan olayların detaylı bir anlatımını sunmaktan kaçındım.

Bu kaçış planlanmış bir durum değildi. Nitekim 18 Kasım’da yapılan son çatışmalar sonrasında Şam’da kaldım. Ancak 8 Aralık 2024 Pazar günü, silahlı grupların Şam’a yaklaşmasıyla birlikte Rusya’nın önerisiyle bir tahliye planı organize edildi. Rusya ile yapılan koordinasyon sonucunda askeri güçlerin çekilmesi ve güvenlik koridorlarının açılmasının ardından, Şam’dan ayrılmam sağlandı.

Bu zorlu süreçte, ne iltica ne de teslimiyet söz konusu oldu. Tek gerçek, vatanı savunma çabalarının devam ettiği gerçeğiydi. Bu bağlamda, savaşın başlangıcından bu yana teslim olmayı reddettiğimi bir kez daha vurgulamak isterim. Silah arkadaşlarım ve komutanlarla omuz omuza savaştım ve Şam’ın düşmesi, işgalcilerin ilerleyişini daha tehlikeli hale getirdi.

Yaşanan olaylar, direnişi kırmaya ve bölgeyi zayıflatmaya çalışan güçlerin oyunudur. Ancak ne olursa olsun, Filistin ve Lübnan’daki direnişçi kardeşlerimizle dayanışmamız sürüyor. Son olarak, Suriyelilerin iradesine bağlı olduğumu, vatanım için mücadele ettiğimi ve hiçbir koşulda ayrılıkçı düşüncelere teslim olmayacağımı belirtmek istiyorum. Bağımsız, özgür ve birleşik bir Suriye için çalışmaya devam edeceğiz."