İsrail-Hamas çatışmaları 11. gününe girerken Türkiye de etkin diplomasi hamlelerine devam ediyor. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Mısır'ın ardından Lübnan'a geçti.
Hakan Fidan'ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar şöyle:
"İKİ KONU ÜZERİNE ODAKLANDIK"
Burada iki konu üzerine odaklandık. Birincisi Gazze'de şu anda devam etmek olan dramı, kuşatmanın sona erdirilmesi ve sivil halkın mümkün olduğunda etkilenmemesi için alınacak tedbirler.
Özellikle Gazze'deki nüfusa yardımların vakit kaydedilmeden ulaştırılması konusunda uluslarası kuruluşlarla ve ülkelerle yakın temas halindeyiz. Bu konuda başta Mısır olmak üzere diğer ülkelerle yakın işbirliği halindeyiz.
Gazze'de devam eden durumun son bulması için çalışmalarımız devam edecek. Bu esnada Gazze'deki dramın diğer ülkelere etkisinin azalması, Lübnan, Mısır Ürdün olmak üzere diğer ülkelerin istikrarsızlaştırılmasına yönelik etkilerin de azalması için çalışıyoruz.
"BÜYÜK SAVAŞLAR ÇIKABİLİR!"
Bu çatışmanın daha büyük savaşlar serisinin kapısını açması değil de barışın kapısını aralaması konusunda neler yapılabileceğini görmemiz lazım. (İsrail-Filistin) Bu savaştan daha büyük savaşlar çıkabileceği gibi tarihi bir barış da çıkabilir. Cumhurbaşkanımız tarihi bir barışın mümkün olduğuna inanıyor.
1967 sınırına dayalı iki devletli, Kudüs'un başkent olduğu bir Filistin devletinin kurulması konusunda artık dünyanın adım atma zamanı gelmiştir. Filistin devletinin kurulması ertelendikçe barış gelmeyecektir, son olaylar da bunun kanıtı olmuştur.
Bu noktada atılması gereken adımların kararlaştırılması için belli toplantıların zirvelerin yapılma kararı alınmış bulunuyor. Yarın da İİT Dışişleri Bakanları toplantısı olacak.
Savaşın başta Lübnan, Mısır ve Ürdün olmak üzere bölge ülkelerinin istikrarsızlaşmasına yol açacak şekilde gelişmesini engellemek için elimizden geleni yapıyoruz.
SORU-CEVAP
Çözüm konusunda netleşmiş fikirlerimiz var.
Yalanı kurumsallaştırdıklarını görmekteyiz!
"BUNUN ADI HIRSIZLIKTIR"
Tanımlamaların değişmesi lazım. Birinin toprağını işgal ediyorsunuz. Oraya birini yerleştiriyorsunuz. Ona da yerleşimci diyorsunuz. Bunun adı hırsızlıktır!
Buna benzer yalanların kabul görmediği son olaylarda da ortaya çıktı. Artık bu yalanların kılıflara sokulmasından vazgeçilmesi gerekiyor.
Yapılan haksızlıkların bir kılıfa sokulmasından vazgeçilmesi lazım. Mescidi-i Aksa ile ilgili hassasiyetlere uluslararası toplumun dikkat etmesi lazım. Yıllardır uyarıyoruz. Türkiye, tarihi olan mazisi olan güçlü ve tecrübeli bir devlettir. Yaptığımız uyarılara lütfen kulak verin. Kutsallarla oynanmaz. Bunların derhal son bulması lazım.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...