Dünyada kâğıttan gazeteler birer birer kapanıp yerini internet versiyonlarına bırakırken Türkiye’de durum pek de öyle değil. Bu gidişata kafa tutan son gazete Karar oldu.
Karar, öyle herhangi bir gazete değil. Anımsanacağı gibi AKP’deki kırılma sonrası varlıklarını AKP’ye adamış gazeteciler Mehmet Ocaktan, Yusuf Ziya Cömert ve Mustafa Karaalioğlu sürpriz bir şekilde kovulunca karar.com’da bir araya geldiler.
Bu kırılma AKP medyası için olduğu kadar AKP için de kritikti çünkü her ne koşulda olursa olsun hep tek bir hedefe tepki gösteren AKP gazetecileri ilk kez böylesi bir ayrışma yaşıyordu ve bu ayrışma sadece medya dünyasından değil, AKP’den de haber veriyordu. Zaten AKP’deki Erdoğancılar ve Davutoğlucular kampı da eşzamanlı olarak yüksek sesle telaffuz edilmeye başlamıştı.
Öncülüğünü yukarıdaki üç ismin yaptığı kampın sitelerine –ve sonra gazetelerine- seçtikleri isim bu anlamda manidardı. Karar… Neyin kararı?
OLASILIKLAR…
En iyimser ama en uzak olasılık; Doğru düzgün gazetecilik yapmanın kararı. Cömert de, Ocaktan da Karaalioğlu da AKP medyasında uzun dönem yayın yönetmenliği yapmış isimler. Yayın yönetmenliği sicilleri gösterdi ki bu üç isim de “gazeteciliği” öncelemedi. “En sıkı AKP’li biziz gazeteciliği” için gösterdikleri çabayı ve harcadıkları enerjiyi objektif gazetecilik için harcamadıkları biliniyor. Dolayısıyla bundan sonrası için de elimizde bunun aksini düşündürecek bir veri yok.
Muhtemel olasılık; bu isimlerin ortak yanı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a bağlılığını aşk olarak ifade eden Ethem Sancak tarafından kovulmuş olmaları. Gazeteciliklerini siyaset için kullanabildiklerini ispatlamış oldukları için AKP içindeki Erdoğan karşıtı cephede duracaklarını varsayabiliriz.
Diğer muhtemel olasılık… Ama… Haydi adını koyalım. Davutoğlucu bir yayın konsepti kuvvetle muhtemel. Ama Davutoğlu’nun gücünün sınırını görene kadar bekleyeceklerdir.
Asla… Muhalif bir gazete. Asla…
GÖRÜNEN KÖY…
Karar, kâğıttan gazete olduktan sonra ne yaptı? İlk haftasında 40 bin bandına tutunmaya çalışan Karar Gazetesi’nin zamanla bu bandı aşması sürpriz olmayacak. Peki, başa güreşebilir mi? Net olarak söyleyelim; hayır. Bunu neden bu kadar kesin bir şekilde yanıtladığımızı başka bir analize bırakıp yukarıdaki çerçevede ilk hafta ne yaptığına bakalım.
Manşet seçimi, köşelerdeki genel hava, haberlerin sunumu… Tüm bunları bir potada toplayınca yukarıdaki tüm olasılıkların değerlendirildiğini ve henüz “ortamın koklandığını” görüyoruz. Açık tablo gösteriyor ki; Karar ekibi sadece gazete çıkarmaya karar vermiş ama o gazeteyi nasıl çıkaracaklarına yönelik hala karar aşamasında.
Tabii ki kar-zarar hesabı yapıp zaman içinde kararlarını netleştireceklerdir. Ama naçizane tavsiyemiz; kararları “gazetecilik” yönünde ağır basmaz, bir tarafın bülteni olma yolunda olursa ömürleri “o tarafın” ömrü kadar olur.
Taraf demişken… Sadece Taraf’a bakmaları bile kararlarını vermeleri gereken yönü işaret eder. Bekleyeceğiz, göreceğiz.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...