Aday ol Baykal. Sonuç garanti.
Rüyamda görmedim, kabus nedir de bilmem. Ama senin bu ülkeye, Reisicumhur olabileceğini söyleseler, herhalde bir ben inanırım.
Neden diyeceksin? Hani diyorsun ya, Anayasa mahkemesine hemen götürürüm diye, düğümün çözümü işte tam o yerde.
Mani olma, kanatlansınlar (pardon toplansınlar), yine de şahlanıyor kolbaşının kıratı vaziyeti, ama karar yeter sayısından olsun bir eksikleri.
En kavgacı ve karambolcüleri gönder meclise. Dövüş için gerek yok bulsunlar bir bahane demeye, onlar bulurlar nasılsa bir vesile.
Ayağa kalktın kavga gürültü, zarfı salladın rüzgarı beni üfürdü. Senin iltifatın esasında bir küfürdü...
Böylece başlar turlar ve ardınca devam eder turlamalar.
Gelsin o kutsal salt çoğunlukla seçilme turu. Senin turun. Ne yapacaklar? Büyük bir gurur ve güvenle atacaklar kara kutuya oylarını. İşte seçtik şu birinci diyerek ilan edecekler Reisicumhurlarını.
Ama onlar farkında bile değil, sen de ikincisin. (Yapma yahu inanmam, yoksa değil misin? Yok, yok senin yerin her zaman hazır, ikincisin.)
Yüce Mahkeme’miz de istim üstünde bekliyor, hatta celseyi dev ekrandan izliyor.
Bu arada önceden hazırlayıp Mahkemenin kaleminde bulundurduğun dilekçede müthiş, dört dörtlük. Aman sakın ha vazgeçme, sonra ben yazmadım falan diye. Baksana adamın biri inkar etti, daha önce günlük tuttuğunu söylediğini bile. Kalk da bak Koca Barbaros, senin koltuğunda bile oturabilmiş, böyleleri.
Yumuşak sesli ve monşerlikten emekli, bir mensubunuz kuyruğun en önünde, rezerve edilmiş kayıt sayısı da elinde.
Dilekçende varsa da önemli değil, kabulümüzdür her türlü eksikle, önce karar verirler, sonra ikmal-i noksan için sana da süre.
Seçim yapmakta olanların çoğunluğu, mazbatayı hazır etmeyi akıl edemezler nasılsa. Hatta biraz da oyalanırlar, zafer şarhoşluğuyla (Adamlar pek de içmiyorlar ama, onlarda öpüşme ve tokuşmaya meraklılar ya).
O arada, Yüce Mahkemenin oylamadan bile önce alıp hazır ettiği kararını, çoktan başlamıştır dinlemeye kamuoyu.
Çifte nakilli (Biri mecliste, diğeri Anayasa Mahkemesinde) flaş flaşlar geçiyordur görüntülü meyanın ekranlarından, onların seçtiği muhterem daha mazbatayı almadan. “Reisicumhurluk seçimine iptal”
Haydaaa, ey sen güzelim ülkeme, sen başsız kal da diyemiyeceğine göre, “Seçilenin seçimi usulsüz olduğundan iptaline, ikici gelenin seçiminin oy birliği ile kabulüne”.
Gördün mü, kıla tereyağı çeker gibi hallettik meseleyi, hemen aday ol, ne bakıyorsun, götür malı, al teskereyi.
Yok daha neler demeyin, bu dediklerimizden başka herzeleri de, yemeyin.
Biz neler gördük bu mameliki garibanda, affedildi kader mahkumları yanında, bir sürü hırsız ve hayta.
Gerçi yok bu konuda bir kanun, ama nasılsa bir şeyler bulunur sonunda, başlangıç maddeleri arasında yapılan bir turun.
Eklersin uyar, şuradaki hükme, şu maddedeki kelime, ardından başlarsın değiştirilemez ve değiştirilemezlikleri teklif dahi edilemeyenleri incelemeye. Nasılsa alışkınsınız ve meraklısınız mozaiğe.
Yok karar yeter sayısıydı, yok toplantı asgari nisabı, karıştırılır efkarı umumiyenin kafası.
Bu arada dinlerseniz nice anlı şanlı hemi de cüppeli anayasacıları, sonra da anlayamazsınız ne işe yarayacağını ve bulamazsınız nereye atacağınızı diplomalarınızı.
Bölünür, çıkarılır ve toplanır, eh sonunda alınır azıcık ikna edici bir karar, bunlar da daha sonra yazılacak gerekçeli karar için fena da olmaz, işe yarar.
Ardından ekranlara sürgün eder geyikler, aman Allahım ne doyurucu ve de ne lüzumu gerekçeler. Seviyorum onları esasında, tek yapmasınlar, kulaklarını ararken, ne işi var o ellerinin, dizlerinin arasında?
Hepimiz de dinler oluruz, ekran başında yüksek stratejistleri, hala kaçırmadıysak ezelden beri sahip olamadığımız keçileri.
Gördünüz mü, ne kadar kolay hallettik meseleyi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |