Doğan Grubu Türkiye’nin yakın tarihinin belki de en çok tartışılan medya grubu. Vaktiyle, grup çok güçlü, hükümetler güçsüzken bu gücünü nasıl kullandığı tartışılırdı.
Sadece güçsüz hükümetleri mi dizayn ederdi Doğan Grubu? Değil… Toplumu da. (Bkz. Ahmet Kaya’yı ülkesini terk edecek hale getiren toplumsal linç dalgasının yaratılması süreci…)
O günler geride kaldı. Ama işte zaman geçse, ruh ve toplumsal hikâye değişse de bazı alışkanlıklar kalıyor. İşte Doğan Grubu da gücünü kaybetmiş olmasına rağmen gazetecilik yapmak yerine toplum mühendisliği oynama huyunu değiştiremedi.
Kabul; etki alanı dar artık. Manşet manşet manşetlese kimseyi ülkesinden kaçmak zorunda bırakamazlar ama işte o huy, can çıkmadan çıkacak gibi değil.
Peki; kitleleri etkileyecek gücü kaybeden ama yukarıda bahsettiğimiz derdine derman bulamayan Doğan Grubu’na ne kalıyor?
Şu: spesifik bir kitleye oynamak. İşte Doğan Grubu’nun vaktiyle hayli moda kavram olan “Beyaz Türkler”e boncuk dağıtması, o Beyaz Türkler’in cici partisi HDP’nin basın bültenine dönüşmesi, grup yazarlarının ve programcılarının birer HDP demagoglarına dönüşmesi tam da bu yüzden. Şirin Payzın ya da Mirgün Cabas gibi militanlaşmış düşünceleri profesyonelliklerini örten isimleri devirdikleri onca çama rağmen istihdam etmesi bu yüzden.
İsim isim tüm örneklere bakabiliriz ve hiçbiri sapmaz ama gerek yok. Sadece Şirin Payzın’a bakalım, tüm grubu görebiliriz.
CNN Türk’te program yapıyor Payzın. Programının ismi Ne Oluyor? Sanırsınız izleyince gerçekten de ne olduğunu anlayacaksınız. Ama kadrajı biraz daha yakınlaştırıp ne oluyor sorusuna Payzın’ın gözünden bakarsanız “Ne Oluyor”un aranan ve izleyicilere verilmek istenen yanıtı hep tek bir boyuta kilitlenmiş vaziyette: Bir şeyler oluyor da; olanlar o cenahın gözünden nasıl görünüyor? Soru bu. Yanıt ise şöyle: Ey izleyici; siz de öyle düşünün.
Bunu sağlamak için ise yöntemi net Payzın’ın: Seçilen konukların ağırlıklı bölümü HDP’li ya da HDP-PKK sempatizanı. Araya sos niteliğinde alınan diğer konuklara karşı söz kesmeler, programcı değil tartışmacı gibi sözlerini kesmeler, müdahaleler, açıkça taraf tutup o mesaj verilinceye kadar program sahibi olarak ağırlık koymalar.
Payzın’ın durduğu yer sır değil. Neye sempati duyduğu da. Nerede durmak istiyorsa durabilir şüphesiz. Hakkı da. Mesela CNN Türk’te değil de Roj TV’de program yapsa ne sırıtır ne şaşırtır.
Ama program yaptığı kanal CNN Türk olunca, ister istemez insan soruyor: Ne Oluyor?
Öyle ya; CNN markasının gücü nasıl olur da Şirin Payzın’ın siyasi tatmin sağlayacağı bir mecra haline gelir ve buna ısrarla izin verilir, devam etmesi sorun olmaz!
Yukarıdaki girişi tekrar okuyalım bari. Belki “Ne Oluyor?” sorusunun yanıtı oradadır!
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|
Bunlar da ilginizi çekebilir...