Türk dizi filmleri sektöründeki ihracatın yaklaşık yüzde 80'ini yapan Calinos Holding Yönetim Kurulu Başkanı Fırat Gülgen, şirket olarak televizyon yapımı ihracatına 1997 yılında başladıklarını, ilk dizi ihracatının ise 2001, 2002 yılları yapımı Deli Yürek dizisi olduğunu söyledi. Söz konusu dizinin ilk olarak Kazakistan'a satıldığını anlatan Gülgen, ''Yurt dışına satılan ilk Türk dizisi piyasada bilindiği gibi Gümüş değildir, Deli Yürek dizisidir'' dedi. Gülgen, pazarı açan dizinin ise birçok ülkede izlenme rekoru kıran ''Binbir Gece'' dizisi olduğunu kaydetti.
İLK SATIŞ SERÜVENİ BÖLÜM BAŞINA 30-50 DOLARLARLA BAŞLADI
Dizi film ihracatının satış serüveninin bölüm başına 30-50 dolarlar ile başladığını anlatan Gülgen, Türk dizilerinin ilk ihraç edildiği ülkelerin Kazakistan, Azerbaycan gibi Türk kültürünün yakın olduğu ülkeler olduğunu, fakat başta politik sebepler olmak üzere çeşitli nedenlerle Azerbaycan'ın son 2-3 yıldır Türk dizilerinin yayınlanmasına yasak getirdiğini de söyledi.
Kazakistan ve Özbekistan'da satışların devam ettiğini, Ortadoğu'nun da önemli bir pazar olduğunu kaydeden Fırat Gülgen, ''İlk başta Mısır Arapçasıyla dublaj yapıldığı için Ortadoğu'da Türk dizileri çok tutmadı. Daha sonra Ortadoğu'nun büyük bir medya grubu Gümüş ve Ihlamurlar Altında dizilerinin dublajını Suriye'de yaptırdılar ve bu diziler Arap dizisi algılanmasından ötürü inanılmaz bir başarı sağladı. Bu da akabinde birçok dizinin pazarda yer bulmasına neden oldu'' diye konuştu.
Gülgen, şu anda Ortadoğu ülkelerinde yabancı programda Türk dizilerinin payının yüzde 60 civarında olduğunu belirtirken, ''Ortadoğu'da 6-7 tanesi çok büyük gruplar olmak üzere 300'den fazla televizyon kanalı var ve Türk dizilerine inanılmaz ilgi ve talep gösteriyorlar'' dedi.
BAŞBAKANIN POPÜLERLİĞİ DİZİLERE İLGİLİ ARTIRDI
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın popülaritesinden dolayı özellikle Ortadoğu'da masaya 1-0 galip oturduklarını kaydeden Gülgen, şöyle konuştu: ''Katar'da büyük bir televizyon kanalına gittik. Zannediyorum 2009 yılında Başbakan'ın Davos'taki one minute olayından sonra yaklaşık 1 ay sonraya denk geliyordu. Katar televizyonu çalışanları ve sokakta konuştuğumuz insanlar 'biz onu çok seviyoruz, gittiğinde Erdoğan'a selam söyle' diyorlardı. Biz tabi çok güldük, sanki her dakika başbakanı görüyoruz da söyleyeceğiz diye. Başbakanın Ortadoğu'da inanılmaz bir popülaritesi var, bu popülarite de aslında baktığımızda bizim satışlarımızı çok ciddi manada kolaylaştırıyor.
Biz bir bakıma kültür ihracatı yapıyoruz. Baktığınızda neden sizin dizinizi seyretsinler. Türk dizilerinin bu bölgelerde tutmasının önemli unsurlarından biri de kültür. Bugüne kadar Latin Amerika dizileri seyrettiklerinde arka planda kiliseleri görmüşler, başka şeyleri görmüşler. Bizim arka planda camileri görüyorlar. Dini içerik olduğu için söylemiyorum, ama kendilerini buluyorlar. Bizim dizilerdeki konuşmalarda bir maşallah, inşallah kelimelerini duyuyorlar, aynı kelimeleri kendileri de kullanıyor. Ayrıca Türkiye'ye onlar için bir rol model ülke ve bu rol model ülkeyi daha çok tanımak istiyorlar. Gümüş dizisinin ardından dizinin çekildiği yalıyı 300 binden fazla turist ziyaret etmiş Turizm Bakanlığından öğrendiğim kadarıyla. Baktığınızda bu dizilerin inanılmaz bir potansiyeli var.''
KURTLAR VADİSİ BALKANLAR'DA TUTMADI
Dizi ihracatında Ortadoğu pazarının ardından Balkan ülkelerine açıldıklarını anlatan Fırat Gülgen, Bulgaristan'a 6 sene önce Kurtlar Vadisi isimli diziyi verdiklerini, fakat tutmadığını, daha sonra farklı bir pazarlama stratejisi ile pazara yeniden giriş yaptıklarını ve şu anda 30'dan fazla dizinin satıldığını söyledi.
Halen Yaprak Dökümü'nün Bulgaristan'da prime time'da yüzde 60'dan fazla izlenme oranı olduğunu kaydeden Gülden, şimdi de Aşk-ı Memnu'nun yayınlanmaya başlayacağını söyledi.
Makedonya, Bosna, Kosova, Arnavutluk pazarlarının ardından geçen senenin ortasında Yunanistan'a giriş yaptıklarını belirten Gülgen, Yunanistan'da Gümüş ve Dudaktan Kalbe ve Binbir Gece dizilerinin çok iyi iş yaptığını, Ihlamurlar Altında, Acı Hayat, Asi ve Aşk-ı Memnu dizilerinin de yeni verildiğini kaydetti.
İHRACATI KANALLARIN DEĞİL, DİSTRİBÜTÖRLERİN YAPMASI LAZIM
Calinos olarak dizinin satışını yapmadan önce ülkedeki kanal programlarını incelediklerini ve buna göre bir program çalışması yaptıklarını ifade eden Gülgen, ''Müşteriye gidecek diziyi ekibimiz çok ciddi bir çalışma ile belirliyor. Aynı ülkede 3 ayrı kanal ile çalışıyorsak asla kendi ürünlerimizi karşı karşıya getirmiyoruz.
Dizinin pazarlamasını yapan kanal Hırvatistan'da 15-20 bölüm yayınlanmış Binbir Gece'nin karşısına Aşk-ı Memnu dizisini verdiğini belirten Gülgen, ''Aşk-ı Memnuyu birinci haftada yayından kaldırmışlar. Oysa Aşk-ı Memnu çok iyi bir dizi. Tamamen pazarlama hatası'' dedi.
Elde edilen başarının ardından çok fazla kişi ve şirketin dizi ihracatı işine girmeye başladığını, bunu da sağlıklı görmediğini ifade eden Fırat Gülgen, ''Bu işi distribütörlerin yapması lazım. Aksi halde hizmet kalitesi düşer ve pazar daralır. Biz dizilerin diyalog listelerini, müzik efektlerini, dublajlarını ülkelere göre özel olarak yaptırıyoruz. Bunlar yapılmadan dizi satılırsa olmaz'' diye konuştu.
BÖLÜM BAŞINA 500 İLE 20 BİN DOLAR ALINIYOR
Dizilerin bölüm başına ücretlerinin dizinin yayın yılı ile ülkeye göre değiştiğini belirten Gülgen, ''2005 yılındaki bir dizinin satış fiyatı ile 2011 yılında yapılan dizinin satış fiyatı asla aynı olmaz. Halen diziler bölüm başına 500 dolar ile 20 bin dolar arasında değişiyor. En pahalı dizi sanıyorum şu anda Ezel. Gülgen, bir dizinin iyi satılması için pazarı ve ülkeyi iyi belmek ve dizi pazarının büyümesi için de yeni ülkelere gitmek gerektiğini vurguladı.
ÖYLE BİR GEÇER ZAMAN Kİ İYİ SATAR
Türkiye'de izlenme rekorları kıran dizilerin yurt dışındaki izlenmelerinin nasıl olacağı konusunda değerlendirmelerde bulunan Gülgen, Aşk-ı Memnu dizisinin özellikle Avrupa ülkelerinde başarılı olacağına inandığını söyledi.
Öyle Bir Geçer Zaman Ki dizisini Kanal D'nin kendisinin pazarlamayı düşündüğünü belirten Fırat Gülgen, ''Dönem dizisi olarak Hanımın Çiftliği zor satar. Fakat Öyle bir Geçer Zaman Ki bir dönem dizisi ama uluslararası bir hikayesi var. Bu dizi bende olsa çok iyi satardım, pazarındaki tüm ülkelere verebilirdim'' dedi. Gülgen, Fatma Gülün Suçu Ne? isimli dizinin de bir kadın hikayesi olarak yurt dışında pazar bulabileceğini kaydetti.
Gülgen, önümüzdeki dönem Rusya ve Almanya ile çeşitli projeleri bulunduğunu, Ukrayna'da da bu yılın Nisan ve Mayıs ayından itibaren Binbir Gece'nin başlayacağını söyledi.
Gülgen, kendi pazarında bulunan ülkelerde şu anda en popüler erkek oyuncunun Kıvanç Tatlıtuğ, kadın oyuncunun ise Tuba Büyüküstün olduğunu kaydetti.
GENÇLİK DİZİLERİNİ PAZARLAMADA SIKINTI VAR
Gençlik dizilerini yurtdışına pazarlamakta sıkıntı yaşadıklarını ifade eden Gülgen, şunları söyledi:
''Gençlik dizilerinin çok fazla dezavantajı var. Gençlerde uyuşturucu kullanma, genç yaşta hamile kalmak gibi konulara girildiği için çok fazla izlemek istemiyorlar. Geçen sene El Cezire'nin genel yayın yönetmeni misafirimizdi. Bana şunu sordu, geçen sizin dizilerden biri uydudan seyrediyordum lisedeki bir öğrenci annesine geldi (ben hamileyim dedi. Annesi de bunu baban duymamalı) diye cevap verdi. Bu nasıl bir şey dedi. Ben cevap veremedim.''
Gülgen, ağır dramaların tuttuğunu, sitcom dizilerin izlenme şansının olmadığını söyledi. Gülgen, Çocuklar Duymasın isimli dizinin 3-4 ülkede o ülkenin oyuncularıyla o ülkeye uyarlama şeklinde bir çalışma içinde olduklarını da bildirdi.
FATİH SULTAN MEHMET'İN FETHİ PROJESİ
Calinos olarak şu anda Fatih Sultan Mehmet'in İstanbul'u Fethi projesi üzerinde Katarlı bir firma ile ortak anlaşma imzaladıklarını hatırlatan Gülgen, ''30 bölümlük bir dizi yapacağız, 25 milyon dolar da bütçe ayırdık. Ayrıca 50 milyon dolar da film için ayırdık. Dizinin yayın tarihini 2012 Temmuz-Ağustos gibi düşünüyoruz'' dedi.
Söz konusu dizi projesiyle ilgili Beyazıt Akman'ın Dünyanın İlk Günü isimli romanı üzerinden gittiklerini belirten Gülgen, ''Tam 5 yıl arkadaşımız bunun üzerinde bir araştırma yapmış. Biz okuduğumuzda çok etkilendik. Şimdi bunu hem dizi, hem sinema filmi olarak üzerinde çalışıyoruz. Film bildiğiniz Hollywood filmi olacak'' dedi.
DİZİLERDE TÜRK ÜRÜNLERİ TANITILSIN
Yurt dışında yayınlanan Türk dizilerine ihraç ürünlerinin yerleştirilmesinin o ülkenin ihracat pazarı açısından iyi olacağını düşündüğünü belirten Gülgen, şunları söyledi:
''Bütün dünya Coca Cola'yı biliyor. Çünkü her filmde oyuncu mutlaka Coca Cola içmiştir. Biz de neden bir Çamlıca veya Pınar Su içilmiyor. Örneğin Ortadoğu'da beyaz eşya mı satmak istiyoruz, dizilerimize onları yerleştirerek, tekstil ürünü mü satmak istiyoruz ona yerleştirilmeli. Böyle bir çalışma yapılıyor, fakat henüz sonuçlanmadı.''
Calinos'un Kazakistan, Bulgaristan, Makedonya, Ortadoğu, Özbekistan, Yunanistan, Kosova, Azerbaycan, İran, Ortadoğu ülkeleri, Romanya, Katar, Arnavutluk, Hırvatistan, Ukrayna gibi ülkelere pazarladıkları dizilerin isimleri şöyle:
''Acı Hayat, Aliye, Annem, Arka Sokaklar, Asi, Asmalı Konak, Aşk ve Ceza, Aşka Sürgün, Aşk-ı Memnu, Aşkım Aşkım, Berivan, Bıçak Sırtı, Bir İstanbul Masalı, Borsa, Bütün Çocuklarım, Büyük Yalan, Candan Öte, Canım Ailem, Çalıkuşu, Çocuklar Duymasın, Deli Yürek, Dudaktan Kalbe, Ekmek Teknesi, Elveda Derken, Eşref Saati, Ezo Gelin, Fırtına, Gece Gündüz, Genco, Geniş Zamanlar, Gurbet Kadını, Gümüş, Hayat Bağları, Hırsız Polis, Ihlamurlar Altında, İki Aile, İki Kız Kardeş, Kapalı Çarşı, Kavak Yelleri, Kaybolan Yıllar, Kınalı Kar, Kurtlar Vadisi, Küçük Kadınlar, Melekler Adası, Melekler Korusun, Menekşe ile Halil, Ömre Bedel, Pars: Narkoterör, Pusat, Sağır Oda, Sahra, Samanyolu, Sır Kapısı, Sırlar Dünyası, Son Bahar, Tatlı Betüş, Yabancı Damat, Yanık Koza, Yaprak Dökümü, Yasemin, Yol Arkadaşım, Yusuf Yüzlü, Zerda, Zeynep, Zirvedekiler''
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...