Yine asker imzalı yine bir gece yarısı yayınlanan ihanet dolu ve 27 NİSAN E- MUHTIRA’SINI aratmayan bir bildiri. Bu bildiri geleneği geçmişte muvazzaf olan üstelik ordunun başında bulunan Yaşar Büyükanıt tarafından sözde ve özde diyerek, bir ordu komutanı gibi değil de sanki milleti ikiye bölen bir bölücü örgüt lideri gibi dün ve bugün de olduğu gibi yine “MİLLET” tarafından büyük bir çoğunlukla seçilmiş olan yasal ve meşru olan RECEP TAYYİP ERDOĞAN iktidarına karşı yazılmıştı. 4 NİSAN sabaha karşı yayınlanan bu sözde Montrö ve Atatürk temalı Kanal İstanbul merkezli teslimiyetçi bildiride kendileri milletin ve meşru iktidarın üzerinde görme hadsizliği ve aptal cesareti aslında bu darbeci zihniyetin öyle bir ordu evin de bir lokal de bir KISIR günün de oturup imzaladığı bir bildiri değil, ondan daha öte tamamen organize bir ekip ve bir üst akıl projesinin ortaya çıkartmış olduğu bildiridir. Bu bildirinin figüranı sözde emekli amiraller aslında bunu yazacak kadar ne akla ne de cesarete sahiptirler. Anladığım şu ki bir karanlık el tarafından karanlık bir mahfil de bir metin hazırlamış ve bunlara artık diyetinizi ve bize olan borcunuzu ödeyin emri ile imzalattığı bildiridir. Neden? Çünkü öyle olmasa bu 104 kişinin için de hiç mi akıllı sözde bir amiral çıkıp da demez bu bildiri SUÇTUR ve bunun suç olduğunu bilerek neden imzalıyoruz? Aslında bu ihanet bildirisine giden yolun taşları uzun bir zamandır bunlar ve bunlar gibi düşünen sözde siyasi partiler, gazeteci, akademisyenlerin de içinde olduğu guruplarla da açık ve gizli söylemleri ve eylemleriyle, bazı emekli askerlerin ulusal yayın yapan haber kanallarındaki tartışma programlarında dillendirilmekte, eski sözde elçi ve siyasiler ve gurup başkan vekillerinin konuşmalarında döşeniyordu. Aslında iktidarın yaptığı her milli adıma muhalif olan bu darbe severler sürekli organize halde çalışıyorlardı. Şimdi biraz hatırlayalım iktidara karşı yapılan bu söylemleri ve sinsice yapılan konuşmaları, mesela emekli asker Dursun Çiçek’in hakim ve savcı tanıdıklarını ziyaret ettiğinde kendisine sayın paşam siz CHP olarak gerekli ortamı hazırlayın biz onları içeri tıkarız çıkışları, CHP gurup başkan vekillerinin ve genel başkanlarının sürekli meşru Cumhurbaşkanına kışkırtıcı zorba, diktatör, gibi tahrik dolu çıkışları, sürekli bir idam hatırlatmaları gibi bu ve buna benzer bir çok ihanetçi söylemlerle döşendi. Ve bunlara karşı yargının sessizliği de ayrı bir garabetti. Yani hesap asla sorulmuyor sorulmadıkça da bu darbe özlemli parazitler iyice palazlanıyor bitleri kanlanıyor ve saklandıkları deliklerden çıkmaya başlıyorlardı tıpkı şimdi çıktıkları gibi… Meseleye dönecek olursak Dursun Çiçek’in hakim savcıları, KILIÇDAROĞLU’NUN Zorba diye diktatör gibi çıkışları, Yargıdaki milleti sokağa dökecek şekilde verilen kararlar, İBB başkanı İMAMOĞLU’NUN patrikhane güdümlü çalışmaları sürekli siyasi ve milli iradeye karşı demokratik olmayan söylemleri ve kanal İstanbul karşıtı tahrik dolu paylaşım ve çıkışları ve de alt faaliyetleri, bilim kurulunun , milleti esnafı isyan boyutuna getiren ve TTB güdümlü kararları, ve İstanbul sözleşmesinin iptaline verilen tepkiler, İYİ PARTİ’NİN sokakta ekonomi battı tiyatroları, bir çok CHP ve İYİ PARTİLİ sözde vekillerin Cumhurbaşkanına karşı kışkırtıcı sözlerini düşünecek olursak bu bildirinin de bu bütün içinde değerlendirilmesi ve okunması gerekir. Bu 104 emekli sözde amiral aleni şekilde meşru iktidara ve milli iradeye karşı suç işlemiştir. Dün hesabı sorulmayan 80 DARBESİ, 28 ŞUBAT VE 27 NİSAN E- MUHTIRASI gibi ihanetler, bugün bu tip sözde emekli askerlerin bu tarz ihanetleri için yayınladıkları bildirilerinin hem yolunu açıyor hem de onlara cesaret veriyor. Şimdi yapılacak bir soruşturma ile bu 104 emekli amirallere milli irade adına şu sorular sorulmalı, 1. Bu bildiri metnini kim veya kimler yazdı? 2. Nerede yazıldı? 3. Kurye olarak 104 emekli amirale kim veya kimler taşıdı imzalattı? 4. Dış ve İç bağlantıları kim veya kimler? 5. Yabancı elçilikler bu işin neresinde? 6. Ve bilgileri var mı? 7. TSK ‘da bu bildiri metninden daha önce haberi olan muvazzaflar var mı? 8. Varsa kimler? 9. Bu bildirinin yayınlanacağından haberi olan siyasi parti liderleri veya vekilleri temsilcileri var mı? 10. Varsa kimler? Bu sıradan bir fikir beyanı diye kapatılacak basit bir konu değil aksine içinde darbe ve ihanet kalkışması barındıran bir bildiridir. Acil yapılması gereken bu sözde askerlerin “RÜTBELERİ DERHAL SÖKÜLMELİ, MAAŞLARI KESİLMELİ, KORUMALARI ALINMALI, DEVLET İMKANLARINDAN FAYDALANMALARI TAMAMEN YASAKLANMALIDIR...”TBMM’DE çıkarılacak ağır yaptırım ve cezai müeyyideler içeren yeni bir yasa düzenlemesi ile bir daha hiçbir kimsenin sivil ve ya emekli yada muvazzaf asker olarak böyle bir bildiri bırak yayınlamak hayalini bile kurmalarının önü kapatılmalı bir daha tekrarlanmamak üzere tarihin darbeci zihniyet mezarlığına gömülmelidir asla diriltilememek üzere…
Bu millet “YA DEVLET BAŞA YA KUZGUN LEŞE DER SİZİ BİLDİRİNİZDE 104 KEZ BOĞAR” bu böyle biline…