28 Mayıs seçim zaferi sonrası havada uçan vaatlerin illaki bir çıktısı olacaktı. Lakin bu kadar şiddetli olacağı tahmin edilmemişti. Ekonomik bir canavar olan enflasyon, onu kontrol eden ve yöneten iç ve dış güç (LER) tarafından çok güvendikleri millet ittifakının seçim hezimeti sonucu, millete karşı tüm gücüyle saldırıya geçirildi. Şu anda her koldan millete vahşice saldırtılmakta. Bu saldırılara karşı milletini korumakla yükümlü ve yetkili seçilmiş iktidarın çalışan ve emekli vatandaşların maaşlarına yaptığı zam oranları hiçbir kesimi mutlu etmediği gibi hükümeti de şimdiden daha fazla aksiyon almaya yöneltti. Merkez bankası politika faizleri artırılmak suretiyle bir denge ve düzen mali bir disiplin sağlanmak istense de şu an gelinen nokta itibarıyla işçi ve emekliye yapılan zamlar marketlerde, benzin istasyonlarında, restoran ve kafelerde, giyim mağazalarında, birçok sektörde hızlı bir şekilde vergiler ve ürünlere yapılan fahiş zamlar üzerinden çoktan erimeye başladı. Bu konuda sokakta konuştuğum her üç kişiden ikisi bu konu ile alakalı hem çok dertli hem de çok öfkeli. Vatandaşlarımızın bu konularda seçtikleri ve destek verdiği iktidardan istediği ve beklediği tek şey ekonomik manada aldığı ücret ve maaşların karşılığı olarak her manada her sektörde alım güçlerinin artmasıdır. Bizlerden yetkililere iletmemizi istedikleri en açık talepleri budur. Sokaktaki vatandaşlarımız özellikle kiralık evlere yapılan fahiş zamlara, zincir marketlerde ürünlere yapılan fahiş zamlara isyan etsek de üzüldüğümüz şey bunu yapanlara karşı verilen komik para cezalarının bu suçları önlemediği gibi özellikle bu suçları ve yapanları azdırdığını ifade etmekteler. Beklentileri tüm bu suçları işleyen fırsatçıların ağır hapis cezaları ile yargılanmaları gerektiğini de sesli şekilde haykırmaktalar. Ülkemizin 11 il de yaşadığı deprem felaketi sonrası geçtiği bu zorlu dönemin ekonomik artçılarının bir süre daha devam edeceğini elbette ki hepimiz bilmekle beraber yaşayarak tecrübe etmekteyiz. Bu sebeple milletimiz çok büyük bir fedakarlıkla beraber seçtiği iktidarına sahip çıkmaktadır. Reçete acı ve ağırdır. Bu fırtınada elbette gemiyi rotasında tutmak güvenli bir limana taşıyacak olanda yine güvendikleri iktidar ve lideri olan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Onun için dün olduğu gibi bugün de bu aziz milletimiz liderine sahip çıkmakta ve sözlerine itibar etmekte onunla bu yolda ölümüne yürümektedir. Burada yazacak onca sıkıntıya rağmen bu sıkıntılar ve kaynaklarının ne olduğunu bilen herkese tüm cumhur ittifakı ve Ak Parti milletvekili arkadaşlara dostça bir uyarıda bulunmak isterim. “Şayet bu seçimleri aldık 5 yıl cepte garanti diye düşünüp hoyratça yerel seçimleri de kesin alırız diye milletten ve milletin sıkıntılarından uzaklaşıp milletten bihaber olmaya başlayıp sağda solda ağustos böceği misali saz çalıp türkü söylemek için gezerseniz, yarın o evinde kıt kanaat geçinen karıncanın kapısını çalmaya kalktığınız o gün işte o acı tablo ile yüzleşmek zorunda kalmak gibi kaçınılmaz bir son sizi bekleyecektir.” 2024 yerel seçimleri hızla yaklaşmakta. Sayılı aylar kaldı. Şu birkaç sayılı ayıda tebrik gezmeleri yerine seçildiğiniz illere yoğunlaşarak oralarda geçirmenizde milletle birlikte olmanızda fayda var. O yüzden bu sancılı süreçte herkese düşen vazife milletin dertleriyle hem hal olmak, onlardan uzaklaşmamak, sorunlarına çözümler üretmektir. Aksi halde yerel seçimlerde önceki dönem kaybedilen şehirleri geri alma arzusu başarıya hikayesine dönüşmeyecektir. Bu millet 28 Mayıs seçimlerinde size yeni bir zafer daha kazandırıp hikâye yazdıysa şimdi o hikâyeyi taçlandırmak, gece gündüz demeden çok çalışarak sizlere düşmektedir. 28 Mayıs 2023 genel seçimlerinin hikayesini millet yazdı, 2024 yerel seçimlerinin hikayesini siz yazın. Millet yanında olanlarla daima yol yürümeye devam edecektir. Unutmayın 2028 genel seçimlerinin anahtarı 2024 yerel seçimlerindeki sandıktadır. 

2024’te sandığı zaferle açın 2028’in anahtarını da alın...