Bir zamanlar bizim de karantinalarımız olmuştu. Hatıralarımı yokladığımda ilk aklıma gelenler nüfus sayımları ve sıkıyönetim zamanlarında kendimizi evlere kapattığımız günler ya da annelerimizin yaramazlık yaptığımızda bizleri ceza olarak odalarımıza kapattığı anlardı. Öyle makarna tuvalet kâğıdı stoklama derdimizde olmazdı. Ya kitap okur ya toto kâğıtlarımızdaki o meşhur futbolcuların kariyerlerini ezberler, bazen de Tommiks Zagor Swing’leri okuyup yasağımızın kalkmasını beklerdik.
O zamanlar bu şekilde hastalık tehlikesi olsa da haberimiz olmazdı. Ara sıra aşı olduğumuz anlar ve o iğneyi ilk kim olacak kavgalarımız olurdu. Böylesi salgınları çokta bilmez işitmezdik. En çok
korktuğumuz salgınlar ya kuduz ya bit yâda uyuz olma ihtimalli hastalıklardı. Şimdi ise sevdiklerimiz için endişelenmekte olduğumuz ve bizi korku iklimine sürükleyen, bize panik yaşatan yeni bir virüs türüyle yaşamak zorundayız. Sars mers kuş gribi domuz gribi derken şimdi bunlara rahmet okutan yeni bir virüs olan covid19 ile tanışmış olduk. Aralık 2019 da Çin’in Wuhan şehrinde bir balık halinde başlayıp hızla tüm dünyaya yayılan bu virüs, bağışıklığı zayıf olan insanlara enfekte olup boğarak öldürmekte.
Süper güç olan devletlerin bile çaresiz kaldığı covid19 virüsüne karşı bir aşının olmaması, devletleri vatandaşlarına karşı zorunlu karantina tedbirleri almaya zorlamakta. Bu öyle masum bir karantina değil tamamen hayatta kalabilme savaşına dönüşmüş durumda. Öyle ki ülkemiz de dâhil dünya geneli toplam ölüm sayısı 8000leri aştı. Üstelik korku ve panikte had safhada. Her ülke kendince tedbirler çerçevesinde hava kara ve deniz sınırlarını kapatmakta. İnsanlar ise şuursuzca gıda ve yaşam malzemeleri stoklamakta. Ve bu işin fırsatçıları da cabası.
Şimdi bize düşen ve yapmamız gereken sağlık bakanlığı uyarılarını dikkate alarak belirli yaş
gurubundaki ebeveynlerimizi çocuklarımızı kendimizi korumak, acil olmadığı müddetçe evlerimizden dışarıya çıkmadan bu masum olmayan virüse karşı karantina şartlarına uymaktır.
Peki, ne zamana kadar?
‘Sizce bu pandemi savaşını küresel güçler mi yoksa ulus devletler mi kazanacak’