Uzun zamandır ülkemiz üzerine oynanan oyunlar kurulan tuzaklar artık iyice zirve noktasına ulaştı. Bu süreçte görüyoruz ki sadece dışardan değil içerden de saldırılar gelmekte. Bu süreçte bazı siyasetçisi, gazetecisi, akademisyeni,STK SI , büyükelçisi , emekli askeri sürekli abuk sabuk teslimiyetçi düşünceler yaymakta. Libya ve Suriye konusunda bizi sırtımızdan hançerleyen bu tipler şimdide kardeş dediğimiz Azerbaycan’ın haklı Karabağ davasında yine koro halinde medyada boy göstermeye başladı tek merkezden aldıkları talimatlar gereği. Ne hikmetse söylemler aynı değişmiyor. Ne işimiz var oralarda düşüncesi ile neredeyse kardeş Azerbaycan’ımızı işgalci gösterecekler. İÇİMİZDEKİ BU HAİN VE TESLİMİYETÇİ ZİHNİYET YILLAR EVVELDE BORALTAN KÖPRÜSÜNDE KARDEŞLERİMİZİ ONCA YALVARMALARINA VE BİZİ SİZ ÖLDÜRÜN RUSLARA VERMEYİN DEMELERİNE RAĞMEN RUSLARA TESLİM ETTİRİP İNFAZ OLMALARINA SEBEP OLMUŞ VE ANKARADAN İZLEMİŞLERDİ... Tıpkı bugün de aynı zihniyet zuhur etmekte. Lakin bu sefer Azerbaycanlı kardeşlerimizle kardeşlik bilincini kaybetmeyen yeniden tesis eden bir cumhurbaşkanımız ve ordumuz var. Ve açıkça milletimizle beraber bunu en yüksek resmi makamından ilan edip seslendirmekte. Muhalefet partileri içinde bazı vekil ve genel başkanlık yapmış bir zat çıkmış kendi devletini cihatçıları Azerbaycan’a yolladı diye haber kanallarında fitne ve ihanet söylemleri edebiliyor bu zatın genel başkanı ise bu açıklamayı reddetmiyor parti görüşümüz değil diyemiyor. Bazı vekiller de diplomasi diyor oysa 30 küsur yıldır Karabağ ve Hocalı zulümleri ortadayken. Artık bıçak kemiğe dayanmıştır Ermenistan denen soykırımcı hainler son kez saldırıya geçmiş ama artık Türkiye’yi yanında hisseden Azerbaycan devleti ve ordusu hak ettikleri cevabı vermeye başlamıştır. Birçok işgale uğrayan yerleşim birimleri zulüm ve işgal den kurtarılmıştır inşallah diğer bölgelerde kurtarılacaktır. İki devlet bir millet in karşısında yine aynı güçler toplanmış ve saf belli etmişlerdir. Ne yazık ki buna tepki göstermeyen diğer Türk ve sözde Müslüman devletlerde mevcuttur. Aslında bir kırılma vaktidir ve taraflar için, herkesin saflarını seçtiği konumunu gösterdiği. Peki bu içimizdeki devlet ve millet ve de kardeşlik ve İslam düşmanlığı yapan hainlere karşı ne yapmalıyız? BİZLERE DÜŞEN UYANIK OLMAK VE BU HAİNLRE VÜCUT BULACAKLARI ALAN BIRAKMAMAKTIR… Bugün Azerbaycan’a saldıran Ermenistan denen alçaklar görünse de aslında bize saldıran perdenin gerisinde İran, Rusya, İsrail, BM, AB ve NATO ülkeleri ve Müslüman görünümlü bazı arap devletlerin oluşturduğu haçlı ittifakıdır. Bunlar Libya da ve Suriye de Afrika ve balkanlarda açıktan cesaret edemeseler de bizle dolaylı yollardan savaşmaktalardır. İşte tamda bu yüzden herkes kararını verecektir ya kardeşiz ya da değil. Hamdolsun ki “Biz kararımızı verdik biz kardeşiz ümmetiz bir ve beraber iki devlet tek milletiz… Rabbim bizi ve Azerbaycanlı kardeşlerimizi bir ve beraber kılsın ordularımızı muzaffer millet ve devletlerimizi payidar eylesin…
İKİ CÜMLE KÖŞESİ…
Bugün eğer güçlüysek bu birliğimizden beraberliğimizdendir. İçimizde her ne kadar siyaseten veya farklı konularda ayrışsak da ortak paydamız bayrak ve vatandır. Ve biliriz ki kardeşliğimiz dinimiz emri üzerine de sabittir. O yüzden içimizde ayrı düşsek de Filistin de Keşmir de Karabağ da bizim meselemiz ve hukukumuzdur. VE SAHİP ÇIKACAĞIZ…