Çukurova Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Sertaç Özer, sanılanın aksine marketlerde satılan ambalajlı gıdaların sadece bir kısmında katkı maddesi kullanıldığını söyledi.
Özer, konservelerde, UHT sütlerde, dondurulmuş meyve-sebze ürünlerinde ve bakliyat ürünlerinde katkı maddesi kullanılmadığını belirterek, soslarda, puding ve benzeri ürünlerde, mayonez ve ketçapların bir kısmında ise katkı maddelerinin bulunduğunu anlattı.
Gıdalarda kullanılan katkı maddelerinin renklendiriciler, koruyucular, antioksidanlar, emülgatörler-stabilizatörler, asitlik düzenleyiciler, aroma artırıcılar ve tatlandırıcılar olarak sınıflandırılabileceği bilgisini veren Özer, hangi gıdada, hangi düzeyde kullanılabileceğinin uzun süreçlerle yapılan çalışmalar sonucu belirlendiğini bildirdi.
SAĞLIĞA ETKİSİNE DİKKAT
Özer, katkı maddelerinin kullanılmasında önemli olanın, sadece izin verilen ürünlerde önerilen dozajda kullanılması olduğuna dikkati çekerek, şöyle konuştu:
"Uygun bulunan katkı maddelerinin, izin verilen dozajlarda sağlıklı bireyler üzerinde zararlı etkileri bulunmamaktadır. Saha çalışmalarından gelen yansımaların sonuçlarına göre, belirli zaman aralıklarında tüm katkı maddelerinin sağlığa etkileri tekrar gözden geçirilmektedir. Burada önemli olan gerekli üründe, gerekli dozajın üstünde gelişigüzel kullanılmamasına önem verilmesidir. Bu nedenle küçük veya büyük her gıda işletmesinde mutlaka tam zamanlı gıda mühendisi istihdamı sağlanmalıdır. Aksi halde üreticinin insafına göre kullanılma durumları toplum sağlığı bakımından riskler oluşturabilir. Katkı maddeleri konusunda önemli olan, zararlı olmasından çok, uygun gıdada, uygun dozda kullanıp kullanılmamasıdır."
GÜVENLİ Mİ?
Gıda Kalitesi ve Güvenliği Baş Denetçisi Gıda Yüksek Mühendisi Gürcan Gürsu da marketler dışında internet üzerinden "doğal" ibaresiyle satılan veya pazarlarda açık haldeki gıdaların daha doğal olduğu yönünde bir algı oluştuğunu söyledi.
Gürsu, katkı maddelerinin çeşitli amaçlarla gıdalara eklenebildiğine işaret ederek, "Mevzuatımız, 27 kategoride gıda tatlandırıcılarını sınıflandırıyor. En çok kullanılan katkı maddeleri gıda kategorilerine göre değişebiliyor. Toz gıdalarda topaklanmayı önleyiciler kullanılabiliyor. Renklendiriciler formül gıdalarda çok daha fazla kullanılıyor olabilir. Gıdaların raf ömrünü uzatacak koruyucuların genel itibarıyla diğerlerinden daha fazla kullanıldığı yönünde görüş bildirmek mümkün." dedi.
Hangi katkı maddesinin, hangi grup gıdalarda, ne miktarlara kadar kullanılacağına ilişkin limitlerin belirlenmesi amacıyla oldukça kapsamlı değerlendirmeler olduğunu vurgulayan Gürsu, bunun birçok bilimsel deneye bağlı yapıldığını bildirdi.
Gürsu, katkı maddelerine ilişkin güvenlik değerlendirmeleri kapsamında, maddelerin kimyasal özellikleri, benzerleriyle olan kıyaslamaları, saflığı, tüketildikten sonra vücutta nelere etki ettiğine yönelik çalışmalar yapıldığını belirterek, şöyle devam etti:
"Böylece kullanılacak ürün katkısının sağlıkla alakalı tüm değerlendirmeleri tamamlanır, kullanımdan reddedilir, sınırlanır veya sınırsız kullanımına izin verilir. Piyasada mevzuat tarafından limitlenmiş veya limitsiz kullanımına izin verilmiş gıda katkı maddelerinin günlük kullanımda insan sağlığına olan etkileri muhakkak araştırılmıştır ve kullanımına bu şekilde izin verilmiştir."
Belirli gıda katkı maddelerinin toksik yönden tehlikeli olabileceğini dile getiren Gürsu, "Bunların günlük alım değerlerinin sınırlandırılması sonucu güvenli olacağına dair bilimsel araştırma ve veriler bulunmakta. Belirlenen limitlerde kullanılmış veya insanların alması gereken miktarlara göre belirlenen ve uygun şekilde tüketilen gıda katkı maddelerinin güvenli olduğunu söyleyebiliriz." değerlendirmesinde bulundu.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...