CHP’deki Atatürk skandalını artık bilmeyen kalmadı. İşte o skandalın ana aktörlerinden biri CHP Ankara Milletvekili Aylin Nazlıaka idi. (Ki hala öyle…)
Talat Atilla’nin “Atatürk’ün resmini indiren CHP’li vekil” haberinde o vekilin Aylin Nazlıaka olduğu iddia edilmiş, ancak Nazlıaka yaptığı açıklama ile olayı doğrulamış ama o vekilin kendisi değil başka bir CHP’li olduğunu söylemiş ve biz de sonraki fikri takip haberlerimizde “O vekili neden açıklamıyorsunuz?” diye sormuştuk.
İşte bu arada bir şey daha olmuştu.
Haberin çıktığı gün akşam saatlerinde Aylin Nazlıaka Talat Atilla’yı aramış, tehdit ve hakaret etmiş, hemen ertesi gün de Talat Atilla’ya 100 Bin TL’lik dava açmıştı.
Ve biz de Nazlıaka’nın bu tavrını KAYBEDEN köşemizde analiz etmiş ve Aylin Nazlıaka’nın neden kaybettiğini yazmıştık.
***
Şimdi… Tüm bu anımsatma buraya gelmek içindi. Bakın… O yazının linkini size veremiyor, sizi o yazıya yönlendiremiyoruz.
Çünkü Aylin Nazlıaka bir şey daha yaptı ve içerisinde hiçbir hakaret unsuru bulunmayan, sadece somut bir olay üzerine yazdığımız son derece rafine eleştiriler içeren o yazı için de mahkemeye başvurdu ve ilgili yazı için erişimin engellenmesi kararı çıkardı.
Hukuk hepimizin başının tacı. Mahkeme kararlarını uygulamakta çekinmeyiz. Ki uyguladık. Olay, mahkemenin verdiği karar değil burada.
Aylin Nazlıaka’nın bu kadarcık bir eleştiriye dahi tahammülünün olmaması asıl mesele.
O Aylin Nazlıaka ki, ana muhalefet partisi CHP’nin milletvekili. O CHP ki, güya fikir ve ifade özgürlüğüne kalkan olan bir parti. Fikir özgürlüğünü o kadar bayraklaştırıyor ki CHP kurumsal olarak; hükümete kafa tutuyor, hapisteki gazetecilere gün aşırı ziyaretler gerçekleştirip destek mesajları veriyor, AKP ile farkını en çok da bu “mesafe” üzerinden açıklamaya çalışıyor.
Şimdi… Muhalefetteyken bile en küçük bir eleştiriyi bu şekilde boğmaya çalışan bir anlayışın iktidarda olduğunu düşünün.
Diyebilirsiniz ki; “bu sadece Aylin Nazlıaka’yı ilgilendiren kişisel bir tahammülsüzlük, bireysel bir tasarrufu koca partiye mal etmek yanlış.”
Haklı olabilirdiniz. Tabii CHP’den Aylin Nazlıaka’nın bu tavrına karşı bir itiraz geldiğini duysaydık.
O yüzden; Aylin Nazlıaka’nın hakkındaki eleştirileri boğma tavrı bir yanıyla CHP’nin kurumsal tavrına dönüşmektedir ve bu tavır CHP’nin AKP’ye yaptığı tüm eleştirileri çürütecek kadar büyük bir garabet, skandaldır.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|