Türkiye, yakın tarihin en sert siyasi kamplaşmalarından birini yaşıyor. Özellikle son birkaç yıl bu kamplaşma hali iyice pik yaptı. Yaşadığımız gerçeklik tam anlamıyla klinik bir vaka halini almış durumda. Artık herkes siyasi bir taraf halinde, hayatın olağan akışı bile siyasi bir kulpla analiz ediliyor, her rutinin ardında paranoyakça siyasi bir yan aranıyor.
İşte o rutinlerden biri de medyada birilerinin pozisyonlarını kaybetmesi, işlerinden ayrılması ya da atılmasıdır. Bu; bu güne özgü bir durum değildir. Dün de birileri işe alındı, işten atıldı, bu gün de… Yarın da aynı olacak.
Mesela bu aralar medya kulislerinde konuşulan Kanal D Anahaber’in anchorman’i Cüneyt Özdemir’in görevinden ayrılması/ayırılması olayı.
Kimse öncesinde haber bültenleri arasında hep zirveyi zorlayan Kanal D Anahaber’in Cüneyt Özdemir’in gelişi ile birlikte reyting yarışında nasıl gerilediğini ve listeye bile giremediğini konuşmuyor.
Televizyon eleştirmeni Murat Tolga Şen dışında kimse “Cüneyt Özdemir anahaberi sunabiliyor muydu?” diye sormuyor.
Kimse madem Cüneyt Özdemir bu kadar başarılıydı Kanal D Anahaber neden zirveden diplere yuvarlandı demiyor.
Türkiye’nin en çok izlenen kanalının anchormaninin kendini gösterecek sesini duyuracak bir mecra bulmanın heyecanıyla önüne gelene laf çakan, atıp tutan bir ergen gibi Twitter’da arz-ı endam etmesinin sunduğu haberlere etkisini kimse sorgulamıyor.
Çünkü çok konforlu bir yanıt orada bekliyor: Siyasi baskı geldi de o yüzden. Daha önce bir sürü loser için can kurtaran görevi gören ve onların mesleki beceriksizliğini kamufle eden bu konforlu yanıta hem Özdemir’in medyadaki yandaşları sarılıp ısıttıkça ısıtıyor, hem de Cüneyt Özdemir bu iddiaları yalanlamayarak onlara yol veriyor.
Oysa yanıt bazen çok yalındır. O yanıtı bulmak için yapılması gereken şeyler basittir. Mesela paranoya sınırlarından biraz uzaklaşmak, hikayeyi doğru okumak, her yemi yememek gibi.
Deneyin… O zaman Cüneyt Özdemir neden kovuldu sorusunun yanıtı gösterilmeye çalışılandan öte siz de göreceksiniz. Zor değil.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
|
|||||
|