Türk-Arap Ekonomi Forumunun açılışında konuşan Salih, Irak'ta şiddeti büyük ölçüde azalttıklarını ifade ederek, anayasa düzenlemesi, petrol yasası gibi bazı temel siyasi sorunları çözmeleri gerektiğini, bu zorlukları aşmaya çalıştıklarını söyledi.
Irak hükümetinin yeteneklerinin arttığını, yüzde 36 düzeyinde olan enflasyonu yüzde 16 seviyesine indirebildiklerini, yatırım bütçelerine 14 milyar dolar pay ayırdıklarını kaydeden Salih, "Bu yıl 70 milyar dolar petrol geliri elde edeceğiz" diye konuştu.
Salih, Irak hükümetinin özel sektörü geliştirmeye çalıştığını ve kamu, özel sektör arasındaki işbirliğinin önemli olduğunu belirtti.
Irak'ta en tehlikeli dönemi aşabildiklerini ve yeni bir başlangıç yaptıklarını vurgulayan Salih, Irak'ın yeniden komşularıyla ve uluslararası toplulukla işbirliğine girmek istediğini ifade etti.
Salih, artık değişik bir Irak olduğunu, "despot Irak'ın'' bölgedeki sorunların da bir kaynağı olduğunu dile getirerek, "Irak kalkınırsa, bölge de kalkınacaktır. Irak, uluslararası ekonomiyle entegre olmaya çalışıyor. Dünya ekonomisinin Irak'a ve kaynaklarına daha fazla ihtiyacı var" diye konuştu.
Irak'ın altyapı açığını tek başına karşılayamayacağı için komşularına ihtiyaç duyduğunu, Türk inşaat şirketleriyle işbirliğine girdiklerini ve bu şirketlerin bazı altyapı işlerini üstlenmeye başladıklarını bildiren Salih, Türkiye'nin doğudan batıya, kuzeyden güneye uzanan tarihi ticaret yolu üzerinde durduğunu, aynı zamanda karayolları, demiryolları ve boru hatlarının Türkiye'ye özellikle enerji bazında belli başlı bir rol verdiğini belirtti.
Salih, "Irak'tan gelecek olan enerjinin dünya pazarlarına gönderilmesinde önemli rol oynamaktadır. Aynı zamanda Ceyhan, Irak petrol ihracatının belli başlı temel ihracat merkezlerinden biridir. Hergün aşağı yukarı 1,5 milyon varil buradan ihraç etmekteyiz. İleride daha yeni hatlar oluşturabiliriz ve aynı zamanda böylece Ceyhan'a gönderilen petrol miktarını artırabiliriz. Biz bu hususta aynı zamanda bölgesel ekonomik entegrasyondan da ciddi bir şekilde bahsederken Suriye'ye uzanan bazı yeni hatların oluşturulması ve Suriye'den Akdeniz'e, oradan da Ürdün'e uzanmayı amaçlıyoruz" diye konuştu.
Sınır bölgesindeki ticaretin geliştirilmesine ihtiyaç olduğunu ve modern gelişmiş yollara ihtiyaç duyulduğunu dile getiren Salih, özellikle demiryollarının bağlantısının sağlanması için ortak yatırımlara ihtiyaç olduğunu söyledi.
Salih, Türk şirketlerine bazı kolaylıklar sağlayacaklarını, ciddi şirketlerle işbirliği yapmak istediklerini belirterek, "Buradan şöyle bir çağrıda bulunuyorum Türk şirketlerine... Irak'a yakın bir zamanda gelsinler, bizimle işbirliği yapsınlar. Onların adlarını listelere yerleştirelim. Onlarla, ülkemizdeki büyük onarım projelerinde, özellikle hastanelerin yapılmasında, okullar, demiryolları ve karayollarının yapımında işbirliği içine girelim" dedi.
Temel olarak bölgenin geleceği için iyimser olmak gerektiğini kaydeden Salih, reform planları ve işbirliği çerçevesi içinde daha yüksek kalkınma düzeyine ulaşılabileceğini söyledi.
Salih, Türkiye ve Irak'ın esasında doğal kaynaklarda ve serbest piyasalarda, demokratik kuruluşlarda çok güçlü yönleri bulunduğunu ve her iki ülkenin de bölgede ekonomik öncü rol oynayabileceğini belirtti.
Salih, "Irak ve Türkiye, Körfez ülkeleriyle Avrupa arasında köprü mahiyetindedir. Biz Irak'taki ekonominin yeniden oluşturulması ve demokratik kuruluşların yeniden yapılandırılmasında kararlıyız. Biz, Türkiye'ye stratejik bir ortak olarak bakmaktayız, hem siyasi bazda hem ekonomik düzeyde. Bu sözleri gelişigüzel söylemiyorum. Bu stratejik bir seçenektir. Irak, bunu istemektedir. Kuzeydeki komşumuzla ortak olmak istiyoruz" diye konuştu.
-"TÜRKİYE VE VE ARAP ÜLKELERİ AYNI GEMİDE"-
Al-İktissad Wal-Aamal Grubu Genel Müdür Yardımcısı Raouf Abou Zaki de, Türk-Arap ilişkilerinin geliştirilmesinden mutluluk duyduklarını ifade ederek, Arap ve Türk piyasalarının birbirini tamamladığını söyledi.
Arap Ligi Ekonomik ve Sosyal Kalkınma Zirvesi Genel Koordinatörü Mervat Tallawy, bu ve benzeri toplantıların ülkeler arasında ekonomik ve ticari alanlarda işbirliğinin geliştirilmesi için fırsat olduğunu kaydetti.
Tallawy, meydan okumalara cevap verebilmek için ülkeler arasında ortak çalışmaların yoğunlaştırılması gerektiğine işaret ederek, Arap ülkeleri ve Türkiye'nin aynı bölgede olduğunu, hedef ve sorunlarının benzerlikler içerdiğini anlattı.
Bölgenin önemli gelişmelere tanıklık ettiğini, bölge insanlarının yaşam koşullarının iyileştirilmesi yönünde çalışmalar yapılması gerektiğini vurgulayan Tallawy, karşılaşılan sorunların Türkiye ve Arap ülkeleri için aynı olduğunu, "Türkiye ve Arap ülkelerinin aynı gemide seyahat ettiklerini, amaçları ve hedeflerinin, Türkiye ve Arap ülkelerinin omuz omuza verip mümkün olan en üst seviyeye çıkmak" olduğunu söyledi
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...