İYİ Parti, Muğla Valiliği’nin skandal paylaşımını Meclis gündemine taşıdı 

İYİ Parti tarafından 'Devlet memurlarının siyasi faaliyette bulunmaları nedeniyle oluşan ahlaki ve manevi tahribatın önlenmesi' amacıyla verilen araştırma önergesi AKP ve MHP oylarıyla reddedildi.

İYİ Parti Grup Başkanvekili Erhan Usta ve Mersin Milletvekili Behiç Çelik, TBMM Genel Kurulu'nda ‘Devlet memurlarının siyasi faaliyette bulunmaları nedeniyle oluşan ahlaki ve manevi tahribatın önlenmesi’ hakkında araştırma önergesi sundu.

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI'NA

Devlet memurlarının siyasi faaliyette bulunmalarının ve bunun yol açtığı demokratik, ahlaki ve manevi tahribatın önlenmesi için gerekli tedbirlerin belirlenmesi amacıyla, Anayasa’nın 98’inci, Türkiye Büyük Millet Meclisi İçtüzüğü'nün 104’üncü ve 105’inci maddeleri uyarınca Meclis Araştırması açılması hususunda gereğini arz ederiz. 17.01.2023

            Behiç ÇELİK               Erhan USTA

Mersin Milletvekili Samsun Milletvekili

Son yıllarda yazılı ve görsel basında sıkça yer alan haberlere göre, Türkiye'nin çeşitli bölgelerinde görev yapan devlet memurları, AKP lehine siyasi faaliyetler yürütmektedir. Kimi zaman idaresi altında bulunan personele AKP mitinglerine katılım zorunluluğu getirilirken, kimi zaman da devletin resmi organlarına ait sosyal medya hesaplarından yapılan partizan paylaşımlar yapıldığını üzülerek görmekteyiz.

Bunun son örneği, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın, AK Parti Genel Başkanı olarak Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Öğrenci Sarayı’nda düzenlenen Sivil Toplum ve Muhtarlar Buluşması'na katılımı sonrasında yaşanmıştır. Muğla Valiliği'ne ait Twitter hesabından, ilgili etkinliğe ilişkin siyasi içerikli bir video paylaşılmıştır. Tüm partilere karşı mesafeli olması gereken  Muğla Valiliği, adeta AK Partinin bir organı gibi siyasi propaganda yapmıştır.

Oysa bu ve benzeri durumlar, gerek Anayasa'ya gerekse ilgili Kanunlara aykırılıklar içermektedir. Anayasanın 68. maddesine göre, kamu kurum ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri, yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri, siyasi partilere üye olamazlar. 129. madde gereğince de kamu görevlileri Anayasa ve Kanunlara sadık kalarak faaliyette bulunmakla yükümlüdürler. 

Benzer şekilde, 657 Sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun “sadakat” kenar başlığını taşıyan 6. maddesi, memurların göreve başlarken, sergileyecekleri millî bağlılıkların önkabulüne ilişkin ettikleri yemini düzenlemektedir.  Yine aynı Kanunun 7. maddesi, "Devlet memurları siyasi partiye üye olamazlar, Herhangi bir siyasi parti, kişi veya zümrenin yararını veya zararını hedef tutan bir davranışta bulunamazlar; görevlerini yerine getirirlerken dil, ırk, cinsiyet, siyasi düşünce, felsefi inanç, din ve mezhep gibi ayırım yapamazlar; hiçbir şekilde siyasi ve ideolojik amaçlı beyanda ve eylemde bulunamazlar ve bu eylemlere katılamazlar.” hükümlerini içermektedir. Kanunun 125. maddesi ise bahsi geçen ve benzeri durumların ihlali durumunda uygulanacak müeyyidelere ilişkin olup, devlet memurluğundan çıkarılmaya kadar giden cezaların uygulanmasını düzenlemektedir. 

Buna rağmen, yukarıda da bahsedildiği üzere, Devlet memurlarının gerek Anayasa'ya gerekse Kanunlara aykırılıklar taşıyan fiillere başvurdukları görülmektedir. Bu tür eylemlerin önlenmesi, ülkemizin demokratik bir hukuk devleti olarak tanımlanmasına katkı sağlayacaktır. Aksi halde, parti devletine uzanan süreç işlerlik kazanacaktır.  

Kısacası, Devlet memurlarının Anayasa'ya ve Kanunlara aykırı olarak siyasi faaliyette bulunmalarının ve bunun yol açtığı demokratik, ahlaki ve manevi tahribatın önlenmesi için gerekli tedbirlerin belirlenmesi amacıyla bir Meclis Araştırması açılması önem arz etmektedir.