Mahfi Eğilmez, kendi adındaki internet sitesinde yayımladığı yazısında ABD'nin uyguladığı politikanın "Komşuyu yoksullaştırma politikası" olduğunu dile getirdi.
MAHFİ EĞİLMEZ'İN YAZISI ŞÖYLE:
Komşuyu Yoksullaştırma Politikası
Ekonomide, kendini kurtarmak için komşuyu yoksullaştırma politikası (İngilizcesi beggar thy neighbour policy), bir ülkenin, ekonomik sorunlarını, diğer ülkelerin ekonomilerini bozacak yollara başvurarak çözmekte kullandığı yaklaşımlara verilen isimdir.
İlk kez Adam Smith tarafından Ulusların Zenginliği adlı kitabında merkantilist ekonomi politikasının eleştirisi olarak gündeme getirilmiştir. 15’inci yüzyıl ortalarından 19’uncu yüzyıl ortalarına kadar geçen uzun dönemde bir yandan emperyalist fetihlerle uzak ülkelerden değerli madenleri alıp ülkeye getirmeyi bir yandan da ithalatı kısıtlayıp, ihracatı artırmayı özendiren merkantilist doktrin bütün Avrupa ülkelerinin o dönemde temel politikası olmuştur. Avrupa ülkeleri ithalatı kısıtlayabilmek için gümrük vergileri, kotalar uygulamışlardır. Zamanla bu yaklaşım, ithal ikamesi adı altında aşağı yukarı aynı çerçevede ama daha farklı bir sunum altında uygulanır olmuştur.
Sanayi devrimi sonrasında bu görüşler yavaş yavaş değiştiyse de korumacılık belirli bir düzeyde devam etti. Ülkeler, bir süre, daha çok bebek endüstri denilen yeni kurdukları sanayi dallarındaki üretimi kollamaya yöneldiler. Zaman içinde ödemeler dengesi sıkıntısına giren ülkeler ya ithalat yasaklamalarına veya gümrük vergilerini artırmaya ya da kur silahını çekerek devalüasyon yoluna başvurmaya ve bu yolla ithalatlarını düşürüp ihracatlarını artırmaya yöneldiler. Ne var ki bu çözüm kısa süreliydi çünkü söz konusu ülkenin dış ticaret ortağı konumundaki ülkeler de aynı silahlara başvurunca bu durum, iki taraf için de daha düşük bir dengede buluşmak anlamına geliyordu.
Devalüasyon, dünya ticaretindeki payı, diğer ülkelerin de benzer tepki vermeye gerek görmeyecekleri kadar düşük olan ülkelerde işe yarıyordu. Komşuyu yoksullaştırma politikası biçim veya isim değiştirerek ikinci dünya savaşına kadar başvurulan bir yaklaşım oldu. Bu yaklaşım, kapitalist sistemin, Adam Smith’den beri süregelen ve David Ricardo’nun ünlü karşılaştırmalı üstünlükler teorisiyle doruk noktasına ulaşan “uluslararası ticaret geliştikçe dünya refahı da yükselir” kabulüne aykırıydı.[[i]] Özellikle 1929 yılında başlayan Büyük Depresyonla birlikte ülkeler, yaygın olarak korumacılık politikalarına başvurmaya başladılar.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...