MHP VE CHP ASKERİ NEDEN VURUYOR 

Derya Sazak/Milliyet

Tosun paşalar

8 günlük Kuzey Irak harekâtının “ABD baskısıyla” erken bitirildiğini savunan CHP ve MHP liderlerinin eleştirileri karşısında Genelkurmay'ın, “Bu saldırılar Türk Silahlı Kuvvetleri'nin terörle mücadele azmine, hainlerden daha fazla zarar vermektedir” diyerek yaptığı açıklama ordu ve muhalefet partileri arasındaki tartışmayı sertleştirdi.

CHP'nin yanıtında, “Hakaret ederek haksızlığınızı kanıtlayamazsınız. CHP 'manzara-i umumiye'yi tarih penceresinden ibretle seyretmektedir” denildi.
Manzara gerçekten tuhaf.

Seçimden önce AKP'nin ayak sürüdüğü Kuzey Irak operasyonu konusunda birleşen CHP, MHP, Genelkurmay arasında hayli sert bir kırılma yaşanıyor. Orduyu savunma görevini Gül ve Erdoğan üstlenirken, Baykal ve Devlet Bahçeli Silahlı Kuvvetler'e yükleniyorlar. MHP'nin Gül'ü Cumhurbaşkanı seçtirip türbanla ilgili anayasa değişikliğine destek verdikten sonra “askeri hedef alma” konusunda CHP'nin yanında hizalanması ilginç. Geri planda “Ergenekon” operasyonuna duyulan tepkinin izleri olabilir mi?.. Ya CHP'ye ne demeli? Şemdinli iddianamesi açıklandığında olayı Büyükanıt'ın önünü kesecek, “sivil darbe” olarak yorumlayan Baykal değil miydi? Yaşar Paşa şimdi Özkök rolünde.

İlk bakışta CHP ve MHP liderlerinin eleştirileri, “ordunun da hesap verebilirliği” açısından makul, sivil ve demokratik geliyor. Kuzey Irak tezkeresine “imza” vermiş liderlerin, Genelkurmay Başkanlığı'nı, “Harekâtı ABD istedi diye mi sona erdirdiniz, PKK'yı tümüyle bitirmeden niye döndünüz?” diye sorgulamaları anlaşılabilir bir tutum.. Madem “yetki” verdiler, millet adına hesabını sormaları da normal. Ancak CHP ve MHP liderleri askeri eleştirirken pek de öyle “sivil” kaygılar taşımıyorlar. Örneğin Baykal'ın, “İçeride parça kaldı” söylemi her türlü tıbbi denemeyi insan yaşamının önüne geçiren Dr. Mengele'nin Nazi uygulamalarını çağrıştırıyor. Bir operasyonun başarısı için mutlaka daha fazla kesip biçmek mi gerekiyor?!

Silahlı Kuvvetler'i PKK'yı hedef alan operasyondan sivillere, Irak köylerine zarar vermedikleri için kutlamak yerine, daha fazla ilerlemeyip can almadıkları için eleştirmek mi gerekiyor?

Halepçe'den, “Saddam'ın ordusu”ndan söz etmiyoruz!
MHP liderinin, PKK'ya “imaj ve prestij” kazandırıldığı iddiası yersiz. Buna karşılık Genelkurmay'ın, üzerinde üniforma olmayan ve kendileri gibi düşünmeyenleri “hain”likle suçlaması çok ağır.

Herkesin kendi çapında “Tosun paşalığa” soyunduğu bir ülkede Emin Oktay'ın tarih kitaplarından ezberlediğimiz dersler aklımıza geliyor:
“Cephede kazanıp masada kaybetmişiz.”
Neden acaba?!