KKTC’de yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yarışı Mustafa Akıncı kazandı ve ayağının tozuyla bombayı patlattı.
Detaylarını geniş bir şekilde izlerle paylaştık. Mealen şöyle diyordu Akıncı: Türkiye bize hep yavru vatan diyor artık demesin. Biz büyüdük. Türkiye böyle yaptıkça büyüyemiyoruz. Anne-yavru ilişkisini bitirelim ve kardeş ilişkisi başlatalım.
Eğer yavru metaforu üzerinden götürürsek analizi şunu rahatlıkla söyleyebiliriz Akıncı’nın dışa vurduğu ruh hali için: Ebeveynlerinden sıkılmış, nankör, hayırsız yavru.
Özellikle ergenlik dönemi gençlerinin ruh halidir aslında bu. Ebeveynlerini küçük görür, onlardan kopmak ister, kararlarını kendi başına almayı, hayatı bağımız yaşamayı hayal eder ama harçlığı bitti mi o beğenmediği ebeveynlerine yapışır, başı sıkıştı mı yine aynı.
Mesela Akıncı bunu derken şunu demiyor: Türkiye’den her yıl gelen karşılıksız 1 milyar doları da istemiyoruz. Şunu da demiyor: Uluslararası alanda tek destekçimiz olan Türkiye desteği çeksin, biz kendi başımızın çaresine bakarız.
Aynı yukarıdaki ergen evlat gibi sadece işine gelen konulardaki bağımsızlığı dile getiriyor, işine gelmeyen konulara bulaşmıyor.
Gerçi KKTC’lilerin Türkiye’ye hem mental hem duygusal olarak bağlı olmadığını biliyoruz. KKTC’liler her açıdan kendilerini daha çok İngiltere’ye daha yakın görür. Ama hepsi değil. Bir bölümü böyledir. Nankör olmayanlar da var. Ama bunu ilk kez en üst konumdaki KKTC’li ilk kez dile getiriyor.
Ve ilkesel tutarsızlığı nedeniyle kaybediyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |