İsrail'in Türkiye Büyükelçisi Gaby Levy, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı 'Yahudi karşıtlığını dolaylı olarak kışkırtmakla' itham eden Dışişleri Bakanlığı raporuna tepki gösterdi. Elçilik, raporun 'gerçeklerden uzak' olduğunu bildirdi.
İsrail'in Haaretz gazetesinde dün çıkan habere göre, İsrail Büyükelçiliği'ni kızdıran nedenlerden biri, raporu hazırlayanlardan bazılarının daha önce kendi bünyesinde çalışmasına karşın şimdiki elçilik çalışanlarıyla görüşmemiş olması. Elçilik, Türkiye ile ilişkilerin kötü olduğu bir dönemde raporun "gizlilik derecesinin düşük olduğu ve çok yere dağıtıldığını" da belirtti. Elçilik, raporun Türkiye'ye karşı 'gerçeklerden uzak' çok ciddi suçlamalara yer vermesini de eleştirdi. Erdoğan'a yönelik 'Yahudi karşıtlığını dolaylı olarak kışkırtması'nı örnek olarak alan elçilik, Türkiye'deki ile Avrupa'daki 'anti-Semitizm' arasında fark olduğuna dikkat çekti. Ayrıca elçilik, İsrail'in barışa yönelik yaklaşımının daha iyi olduğu dönemlerde Erdoğan'ın Tel Aviv ile yakın temasta olduğunu da hatırlattı.
Raporun hazırlandığı Dışişleri Bakanlığı'nın başında bulunan kabinenin 'şahin' isimlerinden Avigdor Lieberman, Ankara Büyükelçisi Gaby Levy'yi daha önce eleştirmişti. Lieberman, "Bazı büyükelçileri gördüm ki görev yaptıkları ülkeler ile o kadar özdeşleştiler ki sürekli diğer tarafın görüşünü haklı çıkarmaya çalışıyorlar. Kendimizi alçaltma dönemi bitti." ifadesini kullanmıştı. Lieberman, Ankara yüzünden kabinenin ılımlı isimlerinden İsrail Sanayi, Ticaret ve Çalışma Bakanı Benyamin Ben-Eliezer'i de ağız dalaşına girerek 'fino köpeği' diye nitelemişti.
İsrail Dışişleri Bakanlığı bünyesinde faaliyet gösteren Politik Araştırma Merkezi tarafından hazırlanan raporda, Türkiye, iki ülke ilişkilerinde 'kırmızı çizgiyi' aşmakla, Erdoğan da 'Yahudi karşıtlığını dolaylı olarak kışkırtmak ve cesaretlendirmekle' suçlandı. Ancak Savunma Bakanı Ehud Barak, Ankara ziyareti sırasında 'Türkiye'de Yahudi karşıtlığı artıyor' iddialarını kesin bir dille reddetmişti. Bununla birlikte, Erdoğan'ın, İsrail'i azarlamayı, Ortadoğu'daki konumunu güçlendirme yöntemi olarak gördüğü iddiası da raporda yer alıyordu. Türkiye'ye yönelik ağır tehditlerin de bulunduğu raporda, "Türkler iki ülke ilişkilerinde kırmızı çizgiyi aştığının ve İsrail hükümetinin sabrının limitlerini zorladığının farkında olmalıdır. Bu durum da İsrail'i kaybetmesiyle sonuçlanacak ve Türkiye'nin uluslararası alandaki meşruluğuna zarar verecektir." deniyordu.