KKTC Başbakanı Derviş Eroğlu, Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu'nda Kıbrıs sorunu konusunda yapılan genel görüşme öncesi yaptığı konuşmada, İngiltere'de Rumlar lehine verilen kararı değerlendirdi.
Eroğlu, "Binanın yıkılması için İçişleri Bakanlığına ve Lapta Belediye Başkanına başvurması gerekir. Biz verdiğimiz tapuların arkasındayız, iznimiz olmadığına göre bu binayı yıktırmayacağız. Mahkeme masraflarını asgariye indirmek için gerekli çalışmalar devam ediyor. Neticede maddi bir bedel ödenecektir" diye konuştu.
Başbakan Eroğlu, Orams davasında verilen kararın istinafının dahi engellendiğini, evin ve havuzun yıkılması kararı verildiğini, dava masraflarının da ülkeye, hükümete kaldığını, 1.5 milyon sterlin masraf ödeneceğini belirterek, avukatların bu masrafları düşürmek için müzakere başlatacağını, çünkü bu rakamın bütçeye göre çok büyük olduğunu söyledi.
"Dome Otel'de kalan 50 yabancıya da dava açılacağı bilgisi aldıklarını" kaydeden Eroğlu, siyasetin hukukun önüne geçmesinin kabul edilmemesi gerektiğini, bu konunun da siyasi bir konu olduğunu söyledi.
Başbakan Eroğlu, Rumların mülkiyet konusunu mahkemede halletmeye çalışmasının iyi niyet yoksunluğunu gösterdiğini, artık gerçek suçluyu dünyaya ilan etmek gerektiğini kaydetti.
Verdikleri tapuların arkasında olduklarını vurgulayan Eroğlu, Orams davasının iyi savunulamadığını, davaya bakan Yunanlı başyargıcın da Makarios nişanı aldığı için tarafsız olmadığını belirtti.
Orams Davası
Dava süreci, İngiliz Linda-David Orams çiftinin 2002 yılında Lapta'da eski bir Rum arsasını satın alarak üzerine havuzlu bir villa yapmalarıyla başladı.
Bu malı, 1974'ten sonra ailesinden devralan Kıbrıslı Rum Meletis Apostolides, "malını kendisinden izin almadan kullandıkları" gerekçesiyle, 2004'te güney Lefkoşa'da kaza mahkemesinde Oram çiftini dava etti. Rum kaza mahkemesi, Ekim 2004'te Oram çiftinin gıyabında karar verdi. Mahkeme, "arazi üzerine yapılan evin derhal yıkılması, ayrıca Apostolides'e, mala verilen zarar ve kullanım bedeli olarak faiziyle birlikte tazminat ödenmesi" kararını verdi.
Bu kararın bozulması için Oram çifti, Güney Kıbrıs'ta temyize başvurdu. Nisan 2005'te bu talep reddedildi. Çift, Yüksek Mahkemeye başvurdu, ancak oradan da Aralık 2006'da ret kararı çıktı.
Bu arada, daha Güney Kıbrıs'taki mahkeme süreci devam ederken, Rum Apostolides, Ekim 2004'te İngiltere'de mahkemeye başvurdu ve AB üyesi ülkeler arasında "medeni ve ticari" konularda mahkeme kararlarının karşılıklı tanınması ve uygulanmasını öngören 2001 tarihli tüzük uyarınca Güney Kıbrıs'ta alınan kararın İngiltere'de uygulanmasını talep etti.
AB Bakanlar Konseyi tarafından çıkarılan ve iç hukukun üstünde bağlayıcı düzenlemeler içeren bu tüzük uyarınca İngiliz Yüksek Mahkemesi, Güney Kıbrıs'ta alınan mahkeme kararını duruşma yapmadan otomatik olarak kaydetti, yani tanıdı. Bu kez Oram çifti İngiltere'de temyize başvurdu. Temyiz başvurusunun sonucu 2006'da açıklandı ve Oram çifti haklı bulundu.
Rum Apostolides de Eylül 2006'da temyize gitti. İngiliz İstinaf Mahkemesi, davanın AB hukukunu ilgilendirmesinden dolayı nihai kararını vermeden önce, ilgili AB müktesebatının nasıl yorumlanacağı konusunda ATAD'dan görüş istemeye karar verdi.
ATAD ise 28 Nisan 2009'da, Rum mahkemesinin 2004 yılında Apostolides lehine aldığı kararın tüm AB ülkeleri tarafından dikkate alınması yönünde tavsiye kararı verdi. ATAD'ın bu tavsiye kararına ilişkin nihai kararı ise İngiltere İstinaf Mahkemesi Rumlar lehine verdi.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...