Putin, Kriz Paketini Açıkladı  

Birleşik Rusya'nın 10. kongresine Rusya Devlet Başkanı Dmitri Medvedev'le birlikte katılan Rusya Başbakanı Vladimir Putin'in gündeminde ekonomik kriz vardı.

Putin, ülkenin kendi kaynakları ile krizin üstesinden gelebileceğini kaydederek, "Yerel firmaların ve şirketlerin nakit sorununu çözeceğiz. Ülkenin ekonomik yapısı yeterli. Yerel ekonomi büyük oranda gelir üretiyor. Bunun nakite dönüştürülmesi ve ulusal mali sistemin etkisini artırmasına yönlendirilmesi gerekiyor." dedi.

Rusya başbakanı Vladimir Putin başkanlığını yaptığı Birleşik Rusya Partisi'nin ülkenin istikrarının garantisi olduğunu söyledi. Partinin kongresinde bir konuşma yapan Putin, Birleşik Rusya'nın yönetimde olduğu dönemde ülkenin geliştiğini ve başarılı seçim dönemlerinin geçirildiğini ifade etti. Yaşanan ekonomik krizle ilgili değerlendirmede bulunan Putin krizin bir çeşit tabi felaket olduğunu, bundan kaçmanın mümkün olmadığına değindi. Rusya başbakanına göre 1991 ve 1998 yıllarında yaşanan ekonomik krizlerin tekrarlanması mümkün değil.

Rublede hızlı bir düşüşün yaşanmayacağını ifade eden Putin, "Büyük döviz ve altın rezervleri ve alınan önlemler sayesinde rublede ani bir düşüş yaşanmayacak. Ekonomimiz büyük oranda enerji gelirlerine dayanıyor. Ancak bu gelirler makroekonomik dengelerin korunacağı ve istikrarın sağlanacağı bir seviyeye ulaştı. Bu yüzden rublede ani düşüş ve enflasyon beklenmiyor." dedi.

Gelir vergilerinde yüzde 24'lük oranın yüzde 4'lere kadar çekilerek küçük ve orta ölçekli işletmelere nakit girdisi sağlayacaklarını ifade eden Putin, "Bunu 1 Ocak'tan itibaren uygulamaya koyacağız. Bu ekonomiye 14,5 milyar dolarlık bir katkı sağlıyor." dedi. Rusya başkanı işsizlik ücretlerinin de 55 dolardan 124 dolara çıkarılacağını açıkladı. Putin bankalarda devlet garantisinin de yüzde 98,5'a çıkarılacağını ifade etti. Mevcut durumda devlet banka hesaplarının 700 bin rublelik kısmına (26 bin 800 dolar) garanti veriyordu.

İnsanların haklı olarak başlarına ne geleceğini merak ettiklerini ifade eden Putin, "Dünyada bir çok ülkenin içinde bulunduğu durum gibi küresel ekonomik şartlardan etkileniyoruz. 1991 ve 1998 yıllarında olduğu gibi bir ekonomik olmayacağı garantisi verebiliriz." dedi.