Biliyorsunuz… Nazlı Ilıcak’ın 4’üncü sayfadaki köşesi arka sayfalara kaydırıldı ve bir anlamda yazılarına çekidüzen vermesi için gözdağı verildi. Çünkü Ilıcak Doğan-Erdoğan kavgasında Doğan’a bindirmek yerine belki de Sabah’taki tek Erdoğan’ı eleştirebilen yazıları kaleme almıştı. (Detay için “Günün kazananı”nı okuyabilirsiniz.)
Oysa şu an sadece o eski markadan yiyen Ergun Babahan yönetimindeki Sabah Gazetesi’nin tam ihtiyacı da buydu. Herkesin yandaş medya sınıfında görmeye başladığı Sabah markasının “Hayır” diyebilmesini sağlayacak müthiş bir fırsat. Erdoğan’ın aldığı iddia edilen gazetede Erdoğan eleştirisi. Sipariş verilse böyle bir imaj düzeltme atağı yapılamazdı.
Ama hayır… Hala Sabah’ın yandaş medya olmadığını düşünen birkaç kişi kalmışsa onu da bu adımla yok etmek başarıldı. Adeta atılan bu adımla “Türkiye’nin ikinci büyük gazetesi Sabah, yandaş medyanın birinci gazetesidir” demeye getirildi. Sabah’ta Erdoğan’a eleştiri yapılamayacağı, hakim görüşün karşısında bir görüşün dile getirilemeyeceği herkesin gözüne sokuldu.
Ve Ergun Babahan yönetimindeki Sabah daha önce onlarca örneğini gördüğümüz yanlış yönetim siciline bir çentik daha atarak bir kez yine kaybetti.