Mortgage krizi ile başlayıp, bankacılıkla yıkıcı hasarı bırakan kriz bu kez hedge fonlarla piyasaların altını üstüne getirdi. Pek çok uzmanın 'Ekonominin mayın tarlaları' olarak andığı hedge fonlar, yüksek getiri ve daha serbest dolaşım, daha az denetim özellikleriyle ön plana çıkıyor.
FONLARIN MİMARI SOROS
İlk olarak 1990'ların başında ünlü spekülatör Soros ve çevresi tarafından dünyada faaliyete sokulan hedge fonlar özellikle gelişmekte olan ülkelere yatırım yaparak yüksek kar peşinde koşuyorlar. Yatırımcılarına yıllık ortalama yüzde 20'nin üzerinde kâr vaat edilen modelde hemen her pazara ve sektöre yatırım yapılıyor. Klasik yatırım araçlarından farklı olarak yüksek risk arz eden çok geniş bir alanda yatırım yapan hedge fonlar bu özellikleriyle piyasaların hem çıktığı hem de düştüğü dönemlerde kâr edebiliyor.
DALGANIN ŞİDDETİ ARTABİLİR
Yaklaşık 2 trilyon dolarlık portföy büyüklüğüne sahip olan bu fonların zorda olduğuna yönelik tahminler borsaları sarstı. Yüksek kâr peşinde koşmalarından kaynaklı, riskli yatırımları tercih eden bu fonlar petrol başta olmak üzere emtialardaki hareketin asıl sorumlusu olarak gösteriliyordu. Bugünlerde küresel krizin etkisiyle ciddi zararlar yazan bu fonlara ilişkin tedirginlikler piyasaları sarsıyor.
Dün yaşananları yeni bir “Kara Perşembe” olarak adlandıran uzmanlar, karamsarlığın önümüzdeki dönemde de devam edeceği görüşündeler. Piyasalara ilişkin kötümser beklentilerin önümüzdeki günlerde de devam edeceğini düşünen Meksa Menkul Değerler Araştırma Müdürü Tuncay Turşucu'ya göre dalgalı seyir şiddetini daha da artırabilir.
REEL SEKTÖR TEDİRGİNLİĞİ
ABD ve İngiltere'de açıklanan üretim ve işsizlik rakamları krizin reel sektöre de yansıdığı yönünde önemli ipuçları verirken bankacılık sektöründeki sıkıntı devam ediyor. Örneğin ABD'li Citigroup, kredi kaynaklı yanlış adımlar nedeniyle 3. çeyrekte zarar etti. Geçen yıl 3. çeyrekte 2,2 milyar dolar kâr eden bankanın, bu yıl aynı dönemde, 2,8 milyar dolar zarar ettiği bildirildi. Citigroup, yatırımlarından 4,4 milyar dolar sildiğini, 4,9 milyar dolar kredi kaybı olduğunu ve 3,9 milyar dolarlık ise borç yazdığını bildirdi. Citigroup, hükümetin yardım paketinden 25 milyar dolar alacak bankalar arasında yer alıyor.
BANKALARDA SIKINTI SÜRÜYOR
Bank of America'nın satın aldığı yatırım bankası Merrill Lynch & Co da 3. çeyrekte 5,2 milyar dolar zarar ettiğini açıkladı. Banka, geçen yıl aynı dönemde 2,2 milyar dolar zarar açıklamıştı. Merrill Lynch, 3,8 milyar dolarlık varlık sildiğini ve kayıp yaşadığını kaydetti. Daha önce banka 2,6 milyar dolarlık varlık silmişti. Hükümet banka için yardım paketinden 10 milyar dolar ayırdı. Hükümetin yardım paketinden yararlanacak bir diğer banka olan Bank of New York Mellon ise 3. çeyrek kârının yüzde 53 düştüğünü bildirdi.
İsviçre'den UBS'ye sermaye yardımı
İsviçre Maliye Bakanlığı, ülkenin finans sisteminin güçlendirilmesi için bankalara sermaye yardımı yapılmasının da dahil olduğu bir dizi tedbir aldıklarını açıkladı. Bakanlık, UBS tarafından ihraç edilecek 6 milyar İsviçre Frangı (5.3 milyar dolar) değerinde zorunlu değiştirilebilir menkul kıymet alınarak bankaya sermaye desteği yapılacağını belirtti. UBS ayrıca İsviçre Merkez Bankası (SNB) ile bankaya ait 60 milyar dolara kadar illikit varlıklarının banka bünyesinden çıkarılarak, kurulacak ayrı bir fon şirketine aktarılacağını belirtti. UBS, "Bankamız bu işlemle, bu varlıklardan ileride doğabilecek zararları sınırlandırmış, varlıklar için uzun vadeli finansman sağlamış, risk ağırlıklı varlılarını azaltmış ve bilançosunu küçülterek risklerini azaltmıştır" dedi.
İran krizle ilgili ABD'yi suçladı
İran Dışişleri Bakanı Manuçehr Mutteki, ABD'nin küresel mali krizi tetiklediğini belirterek, "ABD ekonomisinin hegemonik doğası diğer ekonomileri de etkiliyor" dedi. Mutteki, ABD ekonomisinin, dünya finans sektörü üzerindeki etkisini dizginlemek için "adil uluslararası finansal sistemin" kurulmasının zamanı olduğunu söyledi. ABD'deki ekonomik krizin diğer ülke ekonomilerini anında etkilediğini ifade eden Mutteki, krizin, bir hegemonik ekonomiyi diğer ekonomilere dayatan hareketlerden kaynaklandığını belirtti. OPEC üyesi İran, 1979 İran İslam Devrimi'nden bu yana ekonomisinin daha bağımsız büyüdüğünü ve bu nedenle küresel krizi diğerlerinden daha iyi atlatacağını ifade ediyor.
Almanya büyüme hedefini düşürdü
Almanya Ekonomi Bakanı Michael Glos, 2009 yılı için Almanya'nın büyüme tahminini düşürdüklerini bildirdi. Glos, yaptığı açıklamada, küresel finansal piyasalardaki belirsizliğe işaret ederek, Avrupa'nın en büyük ekonomisinin gelecek yıl için yüzde 1,2 olan büyüme tahmininin yüzde 0,2'ye düşürüldüğünü belirtti. Alman Ekonomi Bakanı, 2008 yılı için yüzde 1,7 olan büyüme beklentisinin ise değiştirilmediğini ifade etti. Glos, küresel piyasalardaki krizin real ekonomiye etkilerinin belirsizliğini koruduğunu, bunun da şu anki projeksiyonların dahi belirsizliğine işaret ettiğini kaydetti.
'Kapitalizmi tamir etmek zorundayız!
Ekonomik Kriz ve İklim Değişikliği gündemiyle ana zirve haline dönüşen Avrupa Konseyi Ara Zirvesi'nden önemli sonuçlar çıktı. Brüksel'de dün başlayan ve bugün de devam edecek olan zirvede, ABD ile birlikte yeni bir ekonomik düzen için 2. Dünya Savaşı sonrası yapılan Bretton Woods tarzında bir dünya zirvesi gerçekleştirilmesi talebi AB'den resmen geldi. Küresel finans düzeninde köklü reformu öngören devlet liderleri İngiltere Başbakanı Gordon Brown'un da kurtarma planını oybirliği ile onaylamış oldu. Brown dün yaptığı toplantılarda 'korumacı' politikaların artık dünya ekonomisinde yeri kalmadığını ve hiçbir ülkenin ya da grubun korumacılık ve sübvansiyonla dünya ekonomisinde barınamayacağını kaydetmişti. "2008 Kasım ayının sonuna kadar bu zirve yapılmalı" diyen AB Dönem Başkanı Fransa Cumhurbaşkanı Nicholas Sarkozy, AB, Amerika ve diğer gelişmiş ülkelerin hep birlikte hareket ederek kapitalizmi tamir etmeleri gerektiğine işaret etti. Jose Manuel Barroso ile birlikte 18 Ekim'de Washington'a giderek bu mesajı vereceklerini kaydeden Sarkozy, bundan söyle AB'de hiçbir finans kuruluşunun gözetim ve denetim dışı kalmayacağının altını çizdi. Küresel finansal krizi bahane ederek 2020 yılına dek karbondioksit emisyonunun yüzde 20 azaltılması hedefinden ödün vermeyeceklerini vurgulayan Sarkozy, küresel ısınmayla mücadelede dünyaya önderlik eden AB'de, 'herkesin bu konuda üzerine düşeni yapacağı' güvencesini verdi.
Kriz, düşmeyen Irak Borsası'nı da kötü vurdu
Ekonomileri çöküşe sürükleyen mali kriz, Irak Borsası'nı da vurdu. Borsa, alınan önlemlere ve hükümetin devreye girmesine rağmen elle yapılan hisse senetleri satışı, son 3 günde dibe vurdu. Son haftalardaki yükselişine ara veren Bağdat Borsası'nın, yaşanan global krizden etkilendiği belirtilirken, Irak Ticaret Borsası Başkanı Taha Ahmed Abdulselam, dünyada yaşanan mali krizden borsanın etkilenmemesinin imkansız olduğunu söylemekle yetindi. Henüz elektronik sisteme geçilmediği için işlemlerin elle yapıldığı Irak Borsası geride kalan son 3 günün dışında kapanışı ortalama yüzde 5 ila yüzde 8 oranında değerlerle sağlıyordu. Bu arada, Irak İşadamları Derneği (IİD), Bağdat Borsası'nda son günlerde yaşanan puan kayıplarını ve dünyadaki mali krizi tartışmak üzere 19 Ekim Pazar günü Bağdat'ta bir araya geliyor. Krizin gidişatının ele alınacağı toplantıya hükümet yetkililerinden de katılım bekleniyor.
Yorumcuların dikkatine… • İmlası çok bozuk, • Büyük harfle yazılan, • Habere değil yorumculara yönelik, • Diğer kişilere hakaret niteliği taşıyan, • Argo, küfür ve ırkçı ifadeler içeren, • Bir iki kelimelik, konuyu zenginleştirmeyen, yorumlar KESİNLİKLE YAYIMLANMAYACAKTIR. |
Bunlar da ilginizi çekebilir...